Başkan Kocagöz, 11 Haziran'da hakim karşısına çıkacak
Başkan Kocagöz, 11 Haziran'da hakim karşısına çıkacak
Belediye çalışanına dolandırıcılık davası
Belediye çalışanına dolandırıcılık davası
Antalya DOB’dan bir ilk ‘fuaye sohbetleri’
Antalya DOB’dan bir ilk ‘fuaye sohbetleri’
Aşkına karşılık vermeyen kadını öldürdü
Aşkına karşılık vermeyen kadını öldürdü
1 Mart 2024 Cuma - 07:56

Ezgi Apartmanı davasında acılı anne: Adalet askıda kalmasın

KAHRAMANMARAŞ’ta depremde yıkılarak 35 kişinin hayatını kaybettiği Ezgi Apartmanı ile ilgili zemin kattaki pastane işletmecileri firari Sami Kervancıoğlu (58) ve Mustafa Pekel (48) ile pastanenin tutuklu iç mekan tasarımcısı Ertan Danacı’nın (52) yargılandığı davanın ilk duruşması görüldü.

Ezgi Apartmanı davasında acılı anne: Adalet askıda kalmasın
Facebook'ta Paylaş Twitte'da Paylaş Google+'da Paylaş Haberi Yazdır Arkadaşına Gönder Metni küçült Metni büyüt

Kahramanmaraş’ta zemin katında bulunan pastanedeki 40 santimetre çapında kolon kesildiği tespit edilen ve depremin ilk saniyelerinde yıkılarak 35 kişinin hayatını kaybettiği Ezgi Apartmanı ile ilgili pastane işletmecileri firari Sami Kervancıoğlu (58) ve Mustafa Pekel (48) ile pastanenin tutuklu iç mekan tasarımcısı Ertan Danacı’nın (52) 'Olası kastla kasten öldürme ve yaralama' suçlarından 876 yıl 6’şar aya kadar, tutuklu fenni mesul Mehmet Tekin’in (60) ve tutuksuz müteahhit Yakup Aktaş’ın (82) ‘Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan 22,5 yıl hapis istemiyle yargılandığı davanın görülmesine başlandı. Kahramanmaraş 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmaya tutuklu sanık Mehmet Tekin, tutuksuz sanık Yakup Aktaş, ölenlerin yakınları ile tarafların avukatları katıldı. Diğer sanık Ertan Danacı ise duruşma salonuna tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS sistemiyle bağlandı.

‘SÖKÜM, KIRIM VE MOLOZ ATIM İŞLERİNİN İŞVERENE AİTTİR’

Duruşma, Danacı’nın savunmasıyla başladı. Suçlamaları kabul etmeyen ve haksız yere cezaevinde olduğunu belirten Ertan Danacı, tahliyesini talep etti. Adalet beklediğini ifade eden Danacı, “Haksız yere suçlanıyorum. Ben iç mekan tasarımcıyım, kabası yapılmış veya mevcutta kullanımda olan binaların iç dekorasyon işleri yaparım ama inşaatla işim yoktur. Ezgi Apartmanı’nda da Kervan Pastanesi ile yaptığım sözleşme kapsamında sadece dekorasyon işi yaptım. Dosyada da yer alan sözleşmeye göre işin söküm, kırım ve moloz atım işlerinin işverene ait olduğu açıkça belirtilmiştir. Ben kırım ve söküm işleri tamamlandıktan sonra işe başladım ve sadece kendi işimi yaptım. Sözleşmede belirtilen işleri yaparak paramı aldım. 172 gündür tutukluyum ve adalet bekliyorum” dedi.

‘8 TANE 20’LİK DEMİR HANGİ KOLONDA VAR?’

Fenni mesul Mehmet Tekin ise savunmasını proje ve görseller üzerinden yaptı. Bilirkişi raporlarının masa başında hazırlandığını, hem binanın sağlam olduğunu hem de projede herhangi bir hata bulunmadığını ifade eden Tekin, şunları söyledi:

“O raporları veren öğretim üyelerinin bilgilerine de şaşıyorum. Binanın 1975 yönetmeliğine göre yapıldığını kabul ediyorlar ama 2018’e göre değerlendiriyorlar. Hazır beton dökülmüş içerisinde halen kağıt parçası falan olduğundan bahsediliyor. Kendilerine profesör denilen şahısların masa başında yazdıkları raporları dinleyerek bu hale geldik. Raporlar mühendislik içermiyor. Burada bir kolon var ve bu kolon kaldırılmış, bunun artık lamı cimi yok. Önce ‘projede kolon yok’ dediler. Daha sonra dediler ki ‘bu yapılmamış’ ve hangi bilgiyle, tecrübeyle ‘bu kolonun kesilmesi bir şey ifade etmez’ diyebiliyorsunuz. Bir sandalye düşünün ve ayağının biri kırık. O sandalyeye oturduğunuz zaman devrilirsiniz ve fizik kurallarına göre de ayağı kırık olan tarafa devrilirsiniz. Biz burada binanın hasar gören yerini tespit ediyoruz ama biz hala binanın niye yıkıldığını tartışıyoruz. K105 ve K106 kirişleri, uzunluğu yaklaşık 5.9 metre ve 2 metre civarında. Kolonun görevi yükü sıfırlamak. Bunu kestiğiniz takdirde yaklaşık 60 tonluk yük kendisini nasıl sıfırlayacak. Binanın yıkılış yönü belli. Bütün döşemeleri kiriş taşıyor ve lütfen ‘o kolonun bir fonksiyonu yok’ demeyin. Bu kolona ‘süs kolonu’ diyorlar. Allah aşkına 8 tane 20’lik demir hangi kolonda var? 20’lik demirleri niye yerleştirmişler, taşıma kolonu olduğu için yerleştirmişler. Statik halde her şey dengesinde durur ama en ufak bir etki de harekete geçer. Bu burada durur, 15 yıl bile durur ama en ufak bir sarsıntıda devrilir.”

‘KERVAN PASTANESİ 2 BÜROYDU, ARADAKİ TAŞIYICI PERDE BETON DUVARI KIRARAK DÜKKANLARI BİRLEŞTİRDİLER’

Binanın müteahhidi Yakup Aktaş da suçlamaları kabul etmediğini söyledi. Bugüne kadar yaptığı binalardan 2’sinin yıkıldığını ve 2’sinin de yıkılma sebebinin kolon kesilmesinden kaynaklı olduğunu ifade eden Aktaş, binada kullandığı malzemenin kalitesiz ve malzemeden çaldığı iddialarının asılsız olduğunu savundu. Binanın yapıldığı tarihte hazır beton ve nervürlü demir kullanımın mecburi olmadığını ancak binayı sağlam yapma adına inşaatta hem hazır beton hem de nervürlü demir kullandığını belirten Yakup Aktaş, “Malzeme çalmam, hayatımda çalmadım. 4 sefer vergi rekortmeni olmuşum. Vergiden kaçırmayan adam malzemeden çalar mı? Ben malzeme çalmam, eksik malzeme kullanmam. Hırsızlık benim şanıma yakışmaz. Kervan Pastanesi 2 büroydu, aradaki taşıyıcı perde beton duvarı kırarak dükkanları birleştirdiler. Ben bütün binaya hazır beton kullandım. Ben hırsız değilim, sizin karşınıza bu suçla gelmek benim için züldür sayın başkanım. ‘kaçak kat’ dedikleri yer asansör dairesidir. Kervan Pastanesi asfalta kadar çıkma yapmış, ben enayi miyim, asfalta kadar çıkma yapmasını bilmiyor muydum? Statiği ile oynanmayan hiçbir binam yıkılmadı. Hatta ‘Maraş yıkılsa bu bina yıkılmaz’ diyordum. O kolonun statik projede kesildiğine dair bilirkişi raporunda da var. Perdeyi ben kesmedim. Ben teslim ettikten sonra çivi çakmadım o inşaata. Binayı teslim ettiğimde kolon mevcuttu. Taşıyıcı kolon bu” diye konuştu.

‘TADİLATTAN SONRA O KOLONU GÖRMEDİM’

Daha sonra binada ölenlerin yakınları dinlendi. Depremde eşini kaybeden Ezgi Apartmanı’nın görevlisi Mulla Kenger, binadan oğlu ve kendisi dışında sağ çıkan kimsenin olmadığını söyledi. 1999’da binada görevli olarak işe başladığını ve bu nedenle binada yapılan hemen hemen her işlemi bildiğini kaydeden Kenger, “Zemin önce boyacı dükkanıydı ve o zaman kolon vardı. Ancak 2017’de Kervan Pastanesi’nin yaptığı geniş çaplı tadilattan sonra o kolonu görmedim. Ayrıca tablayı, kirişi kırıp merdiven yaptılar” dedi.

Mulla Kenger’in oğlu Muhammed Emin Kenger ise Kervan Pastanesi’nin kolonu kestiğini, bunun dışında 8 farklı bölgede perde betonda irili ufaklı delikler açtığına da bizzat şahit olduğunu söyledi. Duruşmaya katılan Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı Avukat Ercan Demir ile Kahramanmaraş Baro Başkanı Avukat Muhammed Burak Gül de davaya müdahil olma talebinde bulundu. 12 saat sonunda mahkeme heyeti, duruşmaya sabah devam edilmesine karar verip, Demir ve Gül’ün müdahillik talebini de reddetti.

‘EVLATLARIMI TOPRAĞA VERİRKEN, ONLARA SÖZ VERDİM; SUÇLULAR ADALETE HESAP VERECEK’

Enkazda 12 gün delil nöbeti tutarak kesilen kolonun yerini tespit edip, Cumhuriyet savcısı ve bilirkişi heyetine gösteren Nurgül Göksu ise duruşmaya binada ölen avukat oğlu Ahmet Can Zabun’un cübbesiyle geldi. Oğlunu, gelinini ve torununu elleriyle toprağa verdikten sonra onlara söz verdiğini belirten Göksu, şunları söyledi:

‘ANNE VE BABASI VEFAT EDENE ‘YETİM-ÖKSÜZ’ DENİR, PEKİ EVLADINI KAYBEDEN ANNEYE NE DENİR?’

“Ezgi Apartmanı'nda 3 evladımı kaybettim. 3 evladımı kaybettiğim gün, onları toprağa verdiğim gün 13 Şubat'ta bir söz vermiştim, kendi kendime bir yemin etmiştim. Çocuklarımın ölümüne sebep olanların bulunup yargılanıncaya kadar bu davanın peşini bırakmayacağımı söylemiştim. Bırakmayacağım da, sonuna kadar mücadele edeceğim. Bugün, 172 gündür Sami Kervancıoğlu ve Mustafa Pekel firariler. Keşke bugün onlar olsalardı da burada ‘Çocuklarımın ölümüne sebep oldunuz, benim çocuklarımı siz öldürdünüz’ diyebilseydim. Ama yoklar. Yani insan hayatının bu kadar ucuz olmadığını bu davada herkes öğrenecek. İnsanların ölümüne sebep olup da hayatlarına kaldıkları yerden devam etmeyeceğini bu anne sonuna kadar mücadele ederek ispatlayacak. Yargıya güveniyorum, hukuka güveniyorum. Kolon kesmek, kiriş kesmek, perde duvarları kesmek, bir binanın altını oymak ve orada hayatını kaybeden 35 kişinin ölümüne sebep olmak bu kadar kolay değil. Artık yakalansınlar istiyorum. Yani İçişleri Bakanlığı’na buradan sesleniyorum, bu insanlara bir ekip kurulup, bir an önce bulunup ve yargılanmalarını istiyorum. Bir evlat kolay yetişmiyor. Annesi, babası vefat etmiş insanlara ‘Öksüz’ derler, ‘Yetim’ derler. Peki, evladını kaybetmiş, bir anneye ne derler? Ben sadece bunu soruyorum, evladını kaybetmiş bir anneye ne derler? Ben adalet istiyorum ve çocuklarımın ölümüne sebep olanlar bulununcaya kadar bu davanın peşini bırakmayacağım. Bu insanlar yargılanacaklar, kimse hesap verecek. Bu, benim oğlumun cübbesi. Bu cübbe 1 yıldan bu yana askıda duruyor 1 yılı da geçti. Benim oğlumun cübbesi askıda dururken ‘Adalet askıda kalmasın’ diyorum. Benim istediğim tek şey adalet.”

Ömer KOÇ/ KAHRAMANMARAŞ, (DHA)

 
Fırat Tanış'tan ilk açıklama: Susuyorum çünkü...
 
Sağlık alanıyla ilgili düzenleme Resmi Gazete'de
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Fırat Tanış'tan ilk açıklama: Susuyorum çünkü...
Fırat Tanış, eski sevgilisi İklim Tamkan'ın hakkındaki iddialara "Sükutum ...
Erkek arkadaşını kalbinden bıçaklayan kadın tutuklandı
SAMSUN’un Canik ilçesinde birlikte yaşadığı erkek arkadaşı D.K.'yi (39) ...
Vedat Özdemiroğlu'nun acı günü
Yazar Vedat Özdemiroğlu'nun 26 yaşındaki oğlu Can Ilgaz hayatını kaybetti.
 
Kızılcık Şerbeti'ne sürpriz isim
Oyuncu Rüya Coriç, Kızılcık Şerbeti dizisinin kadrosuna dahil oldu. Coriç ...
F-16 mektubu MSB'ye ulaştı
ABD’nin Türkiye’ye F-16 satışı ve mevcut F-16’ların modernize edilmesini ...
SMA'lı Mihra Helin'in annesi: Hiçbir yemeğin tadını bilmiyor
İZMİR'de topuktan alınan kanla 9 günlükken SMA Tip 1 teşhisi konulan Tülay ...
 
Sucukta hileye dikkat: Pazarda 50, kasapta 200 lira
SEFAKÖY'de kurulan bir tezgahta 3 kangal sucuğun 150 TL'den satıldığı ...
Sağlık vurgunu! 35 bin 206 kutu ilaç ele geçirildi
ADANA’da polisin operasyon düzenlediği bakkal dükkanında çoğu kanser tedavisinde ...
2 ayrı suç örgütü çökertildi; 37 gözaltı
İÇİŞLERİ Bakanı Ali Yerlikaya, Aydın ve Hatay merkezli 9 ilde eş zamanlı ...
 
Dursun Gündoğdu
Ak Parti Antalya'da ders almamış
YAZARLAR
Turgut Güngör
Turgut Güngör
Tasarruf paketi
Halit Çelikbudak
Halit Çelikbudak
Ne kadar tehlikeli ?
Serpil Nur Abiral
Serpil Nur Abiral
Tünektepe teleferik faciası
İsa Altun
İsa Altun
Belediye başkanı olmak...
Sude Karataş Geyikci
Sude Karataş Geyikci
8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun
Mesut Gürkan
Mesut Gürkan
Nasıl çıkılır bu işin içinden?
H.O.P
H.O.P
Ülkemize biçilen rol
Prof. Dr. Yakup Alıcıgüzel
Prof. Dr. Yakup Alıcıgüzel
Türkiye’nin problemi yok, problemi bireysellik..  
Nesrin Mater
Nesrin Mater
Karadağ ve tembellik üzerine 10 tavsiye
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA GÜN HABER
ASTROLOJİ
Koç
 
21 Mart - 20 Nisan
Nisan ayında finansal konularda büyük şanslar yakalayabilirsiniz. Kazançlarınızı arttırabilmek adına pek çok fırsatın ...
 
Ana Sayfa Türkiye Antalya BURDUR ISPARTA Siyaset Turizm Resmi REKLAMLAR KAMPÜS Spor GÜN'ün ürünü
KünyeHakkımızda KünyeKünye İleti�YimIletisim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva