Geçmiş olsun Bartın

Çok üzgünüm yine bir maden faciası…

Patlamada 41 madenci hayatını kaybetti. Ailelerin kaygılı bekleyişi ne yazık ki yerini mateme bıraktı.

24 saat geçmiş olmasına rağmen, patlamanın sebebi ile ilgili bir açıklama yapılamaması kafalarda bir ihmal olabilir mi soruları dolaştırmıyor desem yalan olur. Evet grizu patlaması, ama neden?…

Evlatsız kalan analar, babasız kalan çocuklar, ersiz kalan eşler!….

Yine vah vahlar, taziyeler, acınız acımızdır gibi sözler… Sonra ?.. Hayat kaldığı yerden aynen devam edecek, düzelen bir şey olacak mı? Can güvenliği artacak mı? Ta ki bir daha yaşanmasını asla dilemediğimiz bir başka maden faciasına kadar yaşananlar unutulacak…

Unutmayan, gözü yaşlı ana babalar, evlatlar ve eşler kalacak…

Facianın yaşandığı yerde sorulan sorulara; meslek örgütleri, sendika yöneticileri ve siyasi parti yetkilileri yaşanan bu facianın önlenebilir olduğu vurgusunu yaparak ihmal olduğu doğrultusunda konuşmalar yaptılar. Yazık evlerine ekmek götürmek için gün ışığını görmeden yerin binlerce derinliğinde çalışan ve ihmal yüzünden canlarını veren bu insanların vebali bu işte kimin ihmali varsa onların boynuna dolansın inşallah…

“ Hiç bir kömür ısıtamaz, babası madende ölmüş bir çocuğun yüreğini”

Bir gün size Türkiye’nin sahibi kim diye sorarlarsa, devletin ambulansı kirlenmesin diye çizmelerini çıkartan madencilerdir deyin!

Bir madenci; “aşağıda ölüm var, yukarıda açlık. Aşağıdaki ölüm olasılık ama yukarıda ki açlık kesin”  demiş bile bile ölüme gitmek işte bu olsa gerek.

Unutmayın ki

Dünyanın en pahalı şeyi “ah” almaktır öde öde bitiremezsin…

Olan oldu, giden canlarımız gitti, ocaklar söndü, inşallah bir daha yaşanmaması temennilerimle hayatını kaybeden vatandaşlarımıza rahmet, yaralılara şifa, geride kalanlara da sabır ve metanet diliyorum rabbim yar ve yardımcıları olsun acıları çok büyük…

Gülen gözler açılmamak üzere kapandı…

Tam madende kaybettiğimiz canlara üzülürken gelen bir acı haberle yıkıldım… Yakalandığı amansız hastalığa ne yazık ki son ana kadar gösterdiği metanetine güler yüzlülüğüne ve iyileşeceğine olan inancına rağmen yenik düşen cemiyet hayatının, televizyon ve sinema dünyasının sevilen ismi Billur Kalkavan’ın ölüm haberi… O kadar inanmıştım ki atlattığına ve iyiye gittiğine… Kulaklarıma inanamadım… Tanıdığım en pozitif, en deli dolu, hayvan delisi, marjinal, şık kadın… Olmadı bu gidişin… Hepimizi şok ettin… Oysaki nasıl da canlıydın son röportajlarında… Kimse kazıttığı saçları ile böyle güzel bakarak, böyle güzel gülerek poz veremez, sen öyle güzel yürekli bir kadındın… Mekanın cennet olsun sevgili Billur Kalkavan… Meçhule giden tren senin istasyonunda durup seni de yolcularının arasına aldı… Bu dünyadan billur gibi gülen, billur gibi parlayan gözlerle bakan sen Billur Kalkavan geçtin gittin…

“Ölüm bir köprüdür, dostu dosta kavuşturur “ demiş Hz Muhammed gittiğin yerdeki tüm dostlara selam olsun…