Antalya'nın 30 kilometre kuzeybatısında, eski Antalya-Burdur karayoluna 5–6 kilometre uzaklıkta, denizden 430-450 metre yükseklikteki Türkiye'de tek Neandertal insan kalıntılarının bulunduÄŸu ve 1994'ten beri UNESCO Dünya Kültür Mirası geçici listesinde yer alan Karain MaÄŸarası'nın ziyaretçi sayısı, 4 yılda yaklaşık iki katına ulaÅŸtı. 2016’da 15 bin, 2017’de 17 bin 335, 2018’de 20 bin 590 kiÅŸinin ziyaret ettiÄŸi Karain MaÄŸarası’nı, bu yıl ekim ayı sonu itibarıyla 24 bin 750 kiÅŸi ziyaret etti.
UNESCO Dünya Kültür Mirası kalıcı listesine alınması için gerekli düzenlemeleri tamamlanan maÄŸaraya, kentin tanıtımına katkı saÄŸlaması açısından Antalya Tanıtım Vakfı (ATAV) tarafından hazırlanan 2020 yılı masa takviminde de yer verildi.
500 BİN YIL ÖNCESİNİN İLK İSKANI
Neandertal insanların yaÅŸadığı paleolitik çaÄŸdan Roma dönemine kadar yerleÅŸim yeri olarak kullanılan ve 500 bin yıl öncesinin ilk iskanı olarak kabul edilen Karain MaÄŸarası, 160 bin yıl önce yaÅŸamış insanlara ait çene, bacak kemiÄŸi, parmak kemiÄŸi ve diÅŸ kalıntısı buluntularıyla bilim dünyasında heyecan yaratmıştı. 2015 yılından bu yana maÄŸaradaki kazı çalışmalarını yürüten Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih CoÄŸrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü ÖÄŸretim Üyesi ve Karain MaÄŸarası Kazı BaÅŸkanı Prof. Dr. Harun TaÅŸkıran, kazılacak çok alan olduÄŸunu vurguladı. Henüz kazı çalışmalarında bütün olarak Neandertal insan iskeletine rastlamadıklarını belirten Prof. Dr. TaÅŸkıran, bunun nedenini ise o dönemde ölü gömme geleneÄŸi olmaması ÅŸeklinde açıkladı. Prof.Dr. TaÅŸkıran, ölen insanların olduÄŸu yerde bırakıldığı için yırtıcı hayvanlar tarafından parçalandığını belirtti.
UNESCO YOLCULUÄžUNDA ANTALYA
ATAV BaÅŸkanı Yeliz Gül Ege ise vakfın 13 yıldır ‘Memleketim Antalya’ ismiyle çıkardığı masa takviminden söz ederek, “2020 yılındaki temamız UNESCO YolculuÄŸu’nda Antalya. Yıllardır UNESCO geçici listesinde bulunan deÄŸerleri gündeme getirmek istedik ve 9 deÄŸerimizi takvime taşıdık. Bunlardan biri de Karain MaÄŸarası. DiÄŸerleri ise Alanya Kalesi, Termessos- Güllük Dağı, Aziz Nikolaos Kilisesi, Kekova Batık Åžehri, Sagalassos, Perge, Yivli Minare ve Aspendos" dedi.
ZİYARETÇİ SAYISI ARTTI
Merhum Prof. Dr. İsmail Kılıç Kökten tarafından 1946'da keÅŸfedilen Karain MaÄŸarası’nın çevre düzenlemelerinin uzun yıllar yapılmadığını ve bunun da ziyaretçi sayısını etkilediÄŸini anlatan Ege, “Alanda tuvalet, kafe, yürüme yolları ve park yeri olmaması insanların burada zaman geçirmesini engelleyici bir unsurdu. Tabi ki UNESCO kalıcı listeye geçmesi için gerekli kriterler vardı. Özellikle çevre düzenlemeleri. Kültür ve Turizm Bakanlığı burayı ören yeri kapsamına aldıktan sonra gereken düzenlemeler yapıldı. Dolayısıyla ziyaretçi sayısı artmaya baÅŸladı. Ama hala hak ettiÄŸi düzeyde deÄŸil" diye konuÅŸtu.
UNESCO'nun kalıcı listesinde yer alması için Karain MaÄŸarası'ndan çıkan ilk bulguların sergileneceÄŸi tanzim ve teÅŸhir yeri olması gerektiÄŸini ifade eden Ege, "Bu alan hazırlanıyor. Bu alanı tamamladığımızda maÄŸaranın adının duyulması daha da artacaktır" diye konuÅŸtu.
'YAN FLÜT FESTİVALİ HAYALİMİZ VAR'
ATAV olarak Karain MaÄŸarası’nda Flüt Festivali düzenleme hayalleri olduÄŸunu sözlerine ekleyen Ege, “MaÄŸaranın akustiÄŸi çok iyi. Antalya’da güçlü bir Devlet Senfoni Orkestrası var. Burada Antalyalılara güzel bir deneyim yaÅŸatmak isteriz. Henüz tam bir hayal ama gerçekleÅŸtirmeyi çok istiyoruz" dedi.







Selma KUNAR/ANTALYA, (DHA)