Hasan Can Kaya acil ameliyata alındı
Hasan Can Kaya acil ameliyata alındı
Aybüke Pusat alkollü araç kullanırken yakalandı
Aybüke Pusat alkollü araç kullanırken yakalandı
4 gazinin mirasçısına İstiklal Madalyası verilecek
4 gazinin mirasçısına İstiklal Madalyası verilecek
Cemevlerinin aydınlatma giderini devlet ödeyecek
Cemevlerinin aydınlatma giderini devlet ödeyecek
16 Mart 2018 Cuma - 15:28

Olay hakem konuştu

Yardımcı Hakem Arkın Akgöl'ün geçen sezon kupadaki Galatasaray-Tuzla maçında tendonu koptu, sedyeyle kenara geldi. O tendon kopuşu Akgöl'ü hakemlikten koparan olayların da başlangıcı oldu. Hastaneden çıkmak için senet imzalamak zorunda kaldı... 23 bin TL'lik faturasının sadece 10 bini karşılandı...

Olay hakem konuştu
Facebook'ta Paylaş Twitte'da Paylaş Google+'da Paylaş Haberi Yazdır Arkadaşına Gönder Metni küçült Metni büyüt

Uğur Temel (UT): Nedir sizi hakemliği bırakmaya iten sebep?

Arkın Akgöl (AA): Konuya şöyle bir açıklık getireyim, hakemlik yapmak için hem atletik testleri geçmek gerekiyor hemde müsabakalarda görev almak için ciddi bir efor sarfetmek gerekiyor. Benim sakatlığımın(Aşil tendon kopması) getirdiği zorlu iyileşme sürecinden sonra hem Merkez Hakem Kurulu'nun (MHK) benim sakatlığıma bakışı hemde az önce bahsettiğim atletik testleri geçmek, müsabakalarda görev almak için sarf edilecek efor konusunda ciddi bir fiziksel uğraş vermem gerekiyordu. Ben bu uğraşı verdim. Atletik testi geçtim, 7 müsabakada görev aldım. Bu bahsettiğim 7 müsabaka sakatlığımdan sonra aldığım müsabakalar 2016 yılının aralık ayında sakatlandım 2017'nin ekim ayında görev almaya başladım. Sözünü ettiğim FIFA Yardımcı Hakemler Atletik Testi'nde 10 metrelik Coda testi var (Koşarken yön değiştirmeyi ölçen kıvraklık testi) daha sonra 4.70 saniye sınır ile 5 kere 30 metre koşuyoruz 40 tane 75 metre koşunun bir tanesi 15 saniyede 20 saniye aktif dinlenme sonrası ikinciye başlıyorsunuz. Bu test bizim gibi üst seviye hakemler için senede iki kere yapılıyor. Birincisi ağustos aylarında yapılıyor sezon başlarken diğeri ise devre arası seminerlerinde ocak ayında olmak üzere iki kere yapıyoruz. Bu testleri geçerseniz iki test arasında görev yapmaya hak kazanıyorsunuz. Ben sakatlığın hemen sonrası dilekçe de verdim 'sağlığım yerindedir hakemlik yapmak istiyorum'diye. Fakat bulunduğum noktadan geriye baktığımda önümdeki günleri de düşündüğümde 45 yaşındayım ben önümde uzun soluklu bir hakemlik süreci kalmadı. Yaş sınırı nedeniyle de. Bu fiziki çalışmaların sağlığımı ciddi anlamda yoracağını ve riske atacağını düşündüm. Esas hakemliği bırakma kararımda da bu geliyor. Testleri hala yapabiliyorum fakat bunun için artık daha çok efor sarf ediyorum. Ben bu performansı sarf ettim ki MHK bana ilk yarıda 7 maçta görev verdi. Tabii ki bu riskin yanında gittiğiniz maçta da risk almış oluyorsunuz. Sonuçta Federasyon size güvenip maç emanet ediyor. Bu kararı verme nedenlerim kamuoyu ile paylaştığım açıklamam da mevcut...

UT: Peki gelelim sigorta sürecine. Üst klasmanda bulunan bütün hakemler sigortalı. Sonuç itibari ile siz görevinizi ifa ederken, Galatasaray-Tuzlaspor Ziraat Türkiye Kupası maçında sakatlandınız. Görevliyken sakatlandığınız için bütün bu hakkınızdan yararlanmanız gerekiyor öyle değil mi? İmza atarken bunu size ilettiler mi?

AA: Sigortamızın neleri kapsadığını bilmiyoruz ki. Biz herhangi bir imza da atmıyoruz. Federasyon bizim adımıza bir sigorta yapıyor fakat bu sigorta poliçeleri hakemlere gönderilmiyor. En azından bana öyle bir belge gönderilmedi. Ben sigorta poliçemin neler kapsayıp neler kapsamadığını bilmiyorum. Sigorta firmasının dahi hangisi olduğunu hesabıma yatan parayı yatıran şirketten öğrendim. Eminim bir prosüdür vardır mutlaka da bundan kimin haberi var? Poliçe neleri kapsıyor? Ben bu konulardan açıkçası hakem işlerinin de haberi olmadığını düşünüyorum.

UT: Bu büyük bir iddia. Sorunlu bir anlaşma mı acaba anlaşmanız?

AA: Sorunlu demeyelim ancak eksik diyebiliriz. 10 bin liralık bir limitimiz var sigorta kapsamı dahilinde. Bana en üst limit olan kbu miktar ödendi. Burada esas konu benim ameliyatım ve sonraki sürecim, fizik tedavim 23 bin TL tuttu. Ben 13 bin liramı Federasyon'dan tahsil edemedim.

UT: Siz bu tedavi sürecini Federasyon'un göndermiş olduğu doktora gittiniz Hocam doğru mudur?

AA: Hakem işleri, Fulya'da bulunan özel bir hastaneden bana randevu aldı ve ben Hakem İşleri'nin aracılığı ile oraya gittim. Kendi kafama göre bir hastaneye gidip bu geri kalan tutarı Federasyon'dan istemedim. Çünkü yaşadığım durumu özel bir durum olarak gördüm. Bu sakatlığı antrenmanda, yürürken, gezerken, yemek yerken değil Federasyon'un düzenlediği bir müsabaka da Federasyon adına görev yaparken yaşadım. 10 bin lira bana bir para yattı tedavim için doğru fakat bu durumda başka bir problem akla geliyor. Siz, Cüneyt Çakır'ları, Hüseyin Göçek'leri, Halis Özkahya'ları 10 bin TL'ye sigortalıyorsunuz.

UT: Tedavi sonrası süreci dinleyelim sizden 23 bin TL gibi bir ödeme gerekti. Sonra süreç nasıl gelişti?

AA: Sağolsun hastane elinden geleni yaptı. Ama siz şunu bekliyorsunuz; bir müsabaka da sakatlanmışsınız, aşil tendon kopması gibi ciddi bir sakatlık var ortada. Bir ilgi bekliyorsunuz. Birisi ilgilensin bu konuyla. Bu kişi MHK Başkanı olmak zorunda değil. Hakem İşleri'nden biri ilgilensin. İlgilenmeyi bırakın arayan bile olmadı. Bu sefer ben bir yetkili aramaya başladım. Yani bu masraf ne olacak? Herhangi bir yetkiliye ulaşamadık. Yetkiliye ulaşamayınca konu havada kaldı biz bir-iki telefon bekledik. Sonunda olmadı.

UT: Peki siz hastaneden nasıl çıktınız?

AA: Biz hastaneden senet imzalayarak çıktık. Benim cebimde kredi kartı vardı ben o parayı ödeyebilirdim. Ama yine söylüyorum, Ben Türkiye Futbol Federasyon'un bir müsabakasında görev alırken sakatlandım. Neden o parayı ben ödemek zorunda kalıyorum?

UT: Ne kadarlık bir senete imza attınız?

AA: Yaklaşık 17 bin liralık bir senete imza attım. . 6 bin TL dolayında bir parayı da gerekli gereçler ve fizik tedavi için ödedik. Benim hastaneden çıkmam için o gün 17 bin TL'yi ödemem gerekiyordu. Şimdi birinci konu ben bu parayı neden ödeyeyim? İkinci konu bu parayı ödeme gücümde olmayabilir o anda. Herkesin cebinde 15 bin TL'lik kredi kartı olacak diye bir kaide yok. Hastane muhasebesi ile biz; 'nasıl yapalım şimdi' diye düşünürken bizim şimdi Federasyon'a güvenimiz sonsuz. O zaman ben muhasebeye, ''Sizi rahatlatmak için bir senet düzenleyelim, ben imza atayım, Federasyon ile durumu çözdükten sonra size bir ödeme yapılsın.'' dedim gayet iyi niyetli olarak. E Tabii ki biz bu senedi imzaladık. Beni eve götürmek için yanımda bir hakem arkadaşım vardı o da senede kefil oldu. Sonuç olarak biz bu parayı Federasyon'dan para alamadan ödedik. Ameliyat sonrası hakem işleri ile iletişime geçtim. 18 yıllık hakem 35 yıllık sporsever sporla uğraşan birisiniz, tekrar hakemliğe dönebilecek miyim, koşabilecek miyim? diye düşünürken, Hakem İşleri'nden bir destek bekliyorsunuz. Sakatlıktan döndükten sonra devre arası semineri olacaktı. Hakem İşleri bana sadece, ''Hocam seminere gelmeyecekseniz seminer için size ayırdığımız otel rezervasyonunuzu, uçak biletinizi iptal edelim'' Açıklamamda da yazdım aşil tendonunu kopardıysanız zorunlu haller dışında yataktan kalkmamanız gerekiyor. Yani neyin oteli, neyin uçağı. Ben neyin peşinde olduklarını anlayamadım. O süreç öyle geçti. Prosüdür gereği dilekçe verdik ve hakemliğiniz bu gibi durumlarda askıya alınıyor. Bana sorarsanız bu da yanlış bir işlem. Askerlik gibi ya da başka bir iş ile ilgili sorunu bilmem fakat sağlık sorunları için hakemlik askıya alınmamalı çünkü bu durum da hakemleri yıpratıyor. Askıya aldırıyorsunuz, iyileşiyorsunuz sonra MHK sizi ufak bir seminere alıyor ve bir atletik test yapıyor. Geçemediğiniz takdirde alt klasmana düşme durumunuz var. Bu hakem de zaten bu iş uğruna bir sakatlık yaşamış geriliyor. Sanıyorum FIFA'da böyle bir durum yok. Sakatlık durumunda tüm haklarınız donduruluyor, döndüğünüzde bir rapor veriyor ve kaldığınız yerden devam ediyorsunuz yanlış bilmiyorsam. Birkaç arkadaşımla bu konuda bu şekilde konuşmuştuk.

UT: Bu süreç içerisinde MHK Başkanı, Hakem İşleri Müdürü ya da çalışanları gibi yetkililer tarafından arandınız mı? Durumuzu soruldu mu?

AA: Öyle bir durum yaşamadığım gibi Hakem İşleri'nin kapısında ben MHK Başkan'ı Yusuf Namoğlu ile karşılaştım ameliyattan önce bir belge için oraya gittiğimde hatta eşimde yanımdaydı, o da şahittir bu olaya. Kapıda Başkan bana ''Ayağına ne oldu?'' diye sordu. Sakatlıktan 5 gün sonra oluyor bu olay. Ayağına ne oldu? Sorusu ayağına ne olduğunu bilmiyorum demek. Ayağın nasıl oldu? Sorusu gibi bir soru değil ki. Kimse yanlış anlamasın biz liseye giden bir çocuk değiliz, 45 yaşında adamız. Bu tip şeylerden alınacak değiliz. Neyin ne amaçla söylendiğini tahmin edebiliyoruz. Benim düşünceme göre Başkan'ın beni tanımadığı açıktı orada. Kendisi aksini iddia edebilir. Hakem olduğumu tahmin edebilir ama benim Arkın Akgöl olduğumu bilmiyordu. Ben bu soruyu bana sormamasını isterdim. Bu soruyu sorması 5 gün önce Arena gibi bir statta ve Galatasaray maçına verdiğiniz hakemin ya sakatlandığınızdan haberiniz yok ya Arkın Akgöl olduğunuzdan haberiniz yok ya hakeminizi tanımıyorsunuz. Bu tür sorular çoğaltılabilir.

UT: Açıklamanızda TFF Başkanı Yıldırım Demirören'in haberi olmadığını söylüyorsunuz. Peki Hakem İşleri yetkilileri ya da MHK'ın Demirören'in haberi olmadan nasıl böyle bir prosedürü uygulayabilir?

AA: Bizde bir hiyerarşi işliyor. Yani biz kendimiz TFF'ye başvuramıyoruz. Ben; 10 bin liralık kısım ödendikten sonra tedavimin 13 bin liralık kalan kısmının ödenmesi için belgelerimi düzenledim ve TFF yönetim kuruluna sunulması için MHK'ya dilekçe ile ilettim. ''Ben bu belgeleri TFF Yönetimine iletmeniz için size sunuyorum'' diyerek. Benim o dilekçem ve belgelerim bana 17 Nisan 2017 günü bana geri yollandı. Ben sonra ve Hakem İşleri'nden Alper Demirel ile görüştüm. Demirel, Yusuf Namoğlu'nun  bu belgeleri TFF Yönetimine sunamayacağı için geri gönderdiğini söyledi ve herhangi bir sebep sunulmadı.

UT: Peki sizin daha sonra tekrar TFF'ye başvurma gibi bir girişiminiz oldu mu?

AA: Yok hayır, ben tekrar başvurmadım. Zaten benim aklımda düşünceler vardı. 'Nasıl yaparım?' Diye düşündüğüm sırada hakemliğe dönüş oldu. Sonra bu süreç gerçekleşti. Açıkçası ben tek başıma TFF Yönetimi'ne başvurmadım. Şöyle bir konu var bizim hakemlik camiası kapalı bir camia. Hakem olmayan kişilerin bu anlattıklarımı belki bazı zamanlarda anlaması zor olabilir ama hakem olduğunuz zaman müesseseye olan saygınızdan bazı konularda bazı şeylerde geri adım atıyorsunuz. Tabii müsabakaya çıkmak istiyorsunuz, hakemlik yapmak istiyorsunuz bu da bazı kaygılar doğuruyor hakemler üzerinde. ''Bu adımı atarsam hakemlik hayatım nasıl etkilenir?'' diye düşünüyorsunuz.

UT: Siz hakkınızı talep ederken bir daha 'maç alamama kaygısı' mı yaşıyorsunuz?*

AA: Alamayabilirsin, aladabilirsin ama yinede hakkını aramalısınız. Benim durumduğum yer çok farklı şu anda. Hakemliği bırakmadan önce de farklıydı. Benim şu başıma gelen şey 35 yaşında birinin başına gelse ne olurdu? Bir test etmek, masaya sermek lazım.

UT: MHK ile TFF ile aranızda bağlantı olması gereken bir dernek var: Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği. Dernek yetkilileri sizi aradı mı?

AA: Genel Merkezden beni arayan olmadı. Sağolsun çok hakem arkadaşım aradı. O dönem İstanbul Şube Başkanı olan Alparslan Dedeş aradı. Hem de yakın arkadaşımdır. Geldi ziyarete, ilgilendi. Çok kez de beni aradı sordu. Dernekten benim bir talebim olmadığı gibi, dernekte ne yaptın para işlerini tahsis edildi mi, gerçi bilmiyorum onların bu işlerden haberi var mı? Dernek konusu ayrı bir dünya. Benim yazımda da var dernek çok kısa geçtim ama, ''Demişim ki bir paragrafta derneğe ayırmak gerekir. Biliyorsunuz seçim dönemi paylaşılamayan bir dernek var ama hakemlere birşey olduğı zaman ben derneğin bana bir faydasını görmedim.

UT: Hakemliği bırakmaya karar verdiniz. Peki bunun doğru yolu basın açıklaması mıydı?

AA: Ben basın açıklaması ile hakemliği bırakmadım. 1 Şubat'ta dilekçemi MHK'ya gönderdim. 15 gün süre tanıdım kendime bir yetkili beni arar diye ama kimse aramadı. Daha sonra kamuoyu ile paylaştım. Nitekim 21 şubatta Fanatik Gazetesi'nde çıktı. Ben bu yazıları Başkanlığa, Cumhurbaşkanlığına, Spor Bakanlığına da gönderdim. Şunu bekleyerek göndermedim: 5894 sayılı kanuna yasaya tabii Federasyon. Özerk olduğu FIFA ve UEFA'ya bağlı olduğu için devlet birşey yapamıyor. Bunun ben bilincindeyim. Olaylarda kapanıyor gidiyor. Arkın Akgöl sakatlandı 13 bin lira tedavi masrafı ödenmedi ve hakemliği bıraktı. Beni 3 gün sonra BİMER'den aradılar, spor birimi olabilir ve bu belirli bir yasa çerçevesinde kendisi benim adıma Federasyon'a yolluyor. Bende bu yazıdan haberdar olduğumu belirterek gereğinin yapılmasını istiyorum diye belirttim.

UT: 21 şubat sizin hakemliği bıraktığınız tarihten bu yana sizi bir yetkili aradı mı?

AA: Hayır aramadı. Ben beklemiyordum tabii ki bunu. Hayat devam ediyor.

 

 

 
Konyaaltı Belediyesi kreşlerinde 'şehitler' anıldı
 
Yakıtı bitince yakalandı
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Muratpaşa'da mahalleli sporda buluşuyor
ANTALYA'nın Muratpaşa ilçesinde, belediyenin yaptığı spor salonuyla sayesinde ...
Aferin size kızlar
ANTALYA'da tek yumurta ikizleri 8 yaşındaki Deren ve Derin Tekinarslan, ...
Serik Belediyespor şampiyonluğunu ilan etti
SPOR Toto Bölgesel Amatör Ligi (BAL) 7'nci Grup'ta Serik Belediyespor, ...
 
Grand Prix Side Yol Bisikleti yarışı yapıldı
ANTALYA'nın Manavgat ilçesinde düzenlenen 183 kilometrelik Grand Prix ...
Genç Melekler'den farklı galibiyet
MURATPAŞA Belediyespor'un 'Genç Melekleri', Kadınlar Hentbol Süper Gençler ...
Kızıyla öğrendiği ip atlamayla maratonda dünya rekoru kırdı
KIZIYLA ip atlamayı öğrenen Volkan Yıldız, 42 kilometre maraton koşusunda ...
 
Anadolu'nun 'Arena' Stadı (!)
Futbolcular topla değil, saha ile mücadele etti.
Emooptik'ten şampiyonluk hediyesi
ANTALYASPOR Kulübü Derneği çatısı altında oluşturulan ve Denizli Belediyespor ...
Judoda 14 madalya
ANTALYA Manavgat'ta düzenlenen 25'inci Nazım Canca Avrupa Ümitler Judo ...
 
Dursun Gündoğdu
4 makamlı başkan; Muhittin Böcek...
YAZARLAR
Halit Çelikbudak
Halit Çelikbudak
Çılgın Türk
Serpil Nur Abiral
Serpil Nur Abiral
Tünektepe teleferik faciası
Turgut Güngör
Turgut Güngör
Gelsin dövizler
İsa Altun
İsa Altun
Belediye başkanı olmak...
Sude Karataş Geyikci
Sude Karataş Geyikci
8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun
Mesut Gürkan
Mesut Gürkan
Nasıl çıkılır bu işin içinden?
H.O.P
H.O.P
Ülkemize biçilen rol
Prof. Dr. Yakup Alıcıgüzel
Prof. Dr. Yakup Alıcıgüzel
Türkiye’nin problemi yok, problemi bireysellik..  
Nesrin Mater
Nesrin Mater
Karadağ ve tembellik üzerine 10 tavsiye
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA GÜN HABER
ASTROLOJİ
Koç
 
21 Mart - 20 Nisan
Nisan'da burcunuzda gerçekleşen tam Güneş tutulması ile önümüzdeki altı ay büyük bir değişim yaşayacaksınız. Bu süreçte ...
 
Ana Sayfa Türkiye Antalya BURDUR ISPARTA Siyaset Turizm Resmi REKLAMLAR KAMPÜS Spor GÜN'ün ürünü
KünyeHakkımızda KünyeKünye İleti�YimIletisim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva