Türkiye dünyada en hızlı yaşlanan 2’nci ülke

‘YAŞAM KALİTESİ ARTTIRILMALI’

Açılış konuşması yapan Antalya Kent Konseyi Başkanı Semanur Kurt, 3 Mart 1997 tarihinde kurulan Antalya Kent Konseyi’nin bu yıl 25’inci kuruluş yıldönümü olduğunu hatırlattı. Kent Konseyi Emekliler Meclisi’nin yaşlı nüfusun her geçen yıl artmakta olduğu bilinciyle yaşlı sorunlarının çözümüne yönelik programlar yürüttüğünü kaydeden Kurt, “Kentimizde sürdürülebilir yaşam kalitesinin yükseltilmesini hedefleyen bir anlayışla hareket ettiğimizden insan dostu kent beklentimiz öne çıkmaktadır. Emekliler tarafından rağbet gören Antalya’da, yaşlılara yönelik hizmetlerin iyileştirilmesi daha fazla önem kazanmaktadır. Yaşlılarına duyarlı bir kentin, aynı zamanda engelliler ve çocuklar başta olmak üzere toplumun her kesimi için daha yaşanabilir bir kent olması gerektiği de dikkate alınmalıdır. Bu yaklaşımdan hareketle, yaşlılara yönelik hizmetlerin iyileştirilmesine ilişkin Emekliler Meclisimiz çalışmalarında öncelikli olarak gündeminde tutmuştur. Gerek merkezi yönetim gerekse yerel yönetimler düzenlemekte olduğu eğitim kurslarında yaşlı bakım kurslarına öncelik vermeleri, yaşlı bakımında yabancıların artması birçok sorunu da beraberinde getirmiştir” dedi.

REKTÖR: KENT KONSEYİ’NİN ÇALIŞMALARI TAKDİRE ŞAYAN

Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan da Antalya Kent Konseyi’nin kente sağladığı katkıların önemine işaret ederek, “Antalya Kent Konseyi’ni yakinen tanıyorum. Hiçbir siyaset gütmeden yaptıkları çalışmalar takdire şayandır. Bu çalışmaları da yakından takip ediyorum” dedi. Yaşlanmanın bir dağa tırmanmaya benzediğinibelirten Özkan, şöyle konuştu: “Çıktıkça yorgunluğunuz artar, nefesiniz daralır ama yukarı zirveye çıktıkça görüş açınız, vizyonunuzgenişler. Bu anlamda vizyonu genişleyen yaşlı bireylerimizin topluma ne kadar ciddi katkıları olacağı çok aşikar. Bu anlamda çok kıymetlisiniz. İş hayatını tamamlayan emeklilerin, meslekten değil, hayattan emekli olmuş gibi bir ruh haline bürünmesinin önüne geçilmesi, emeklilerin sosyal hayata katılımının teşvik edilmesi gerekiyor. Çünkü yeni deneyimlere kapalı ve monoton yaşantı beyindeki hücreleri köreltiyor. Hayat boyu öğrenme dediğimiz süreç de aktif yaşlanma için büyük önem taşıyor. Teknoloji de bu konuda yeni fırsatlar sunuyor. Ayrıca unutmamalıyız ki en önemli eserlerini yaşlılık döneminde vermiş birçok büyük sanatçı, zanaatkar ve düşünür var. Bunun en çarpıcı örneği bana göre en muhteşem eseri olan Selimiye Camisini inşa ettiğinde 80 yaşında olan Mimar Sinan’dır. Yine dünyadan ünlü sanatçıları anarsak büyük ressamlar HenriMatisse, Francisco Goya, ünlü besteci Guiseppe Verdi en büyük eserlerini ömürlerinin ileri aşamalarında verdi. Dilerim bu isimler aktif yaşlanmanın önemi konusunda bizlere örnek olur.”

YAŞLILIKLA İLGİLİ İSTATİSTİKİ VERİLER

Çalıştay Başkanı Hacı Bayram Veli Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Yaşlılık Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ayşe Canatan ise konuşmasında 18-24 Mart Yaşlıları Saygı Haftası etkinlikleri kapsamında bu çalıştayı düzenlediklerini hatırlatarak, şöyle konuştu: “Dünyada 2021 yılında dünya nüfusu içerisindeki yaşlıların oranı yüzde 9.6’dır.Türkiye’de ise yaşlı oranında 2021 yılında yüzde 9.7’ye çıkmıştır. Bundan sonra ileriye dönük öngörülerde bu oranın hızla artacağı üzerine çalışmaların olduğunu görüyoruz ve 2040 yılında bu oranın yüzde 16.3 olacağı bildiriliyor.Yaşlılar hızla artıyor.İnsanlar yaşlanırken nerede yaşayacaklar nasıl yaşayacaklar bakım problemleri çıktığında neler olacak bunlar nasıl karşılanacak gibi soruların cevapları aranırken bütün herkes için nerede yaşıyorsa hayatının çoğunluğunu nerede geçirmişse hayatının devamını da orada yaşamak istiyor.”

‘TÜRKİYE’DE BİR YAŞLILIK SORUNU VARDIR’

Çalıştay, açılış konuşmalarının ardından ‘Yerinde Yaşlanma’ konulu konferans ile devam etti. Oturum başkanlığını Prof. Dr. Ayşe Canatan’ın yaptığı konferansta Pamukkale Üniversitesi Tasarım Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Velittin Kalınkara konuşmacı olarak yer aldı. “Gümüş saçlı insanlar birarada olduğu için çok mutluyum” sözleriyle sunumuna başlayan Kalınkara, yaşlılığın salt bir bilim dalının konusu olmadığını sosyolojiden tıpa kadar birçok alanı ilgilendirdiğini söyledi. “Dünya nüfusu hızla yaşlanıyor, bize de düşen bu soruna çözüm bulmaktır” diyen Kalınkara, Türkiye nüfusunun da hızla yaşlandığına işaret ederek, “Dünyanın en hızlı yaşlanan 2’nci ülkesiyiz. Güney Kore’den sonra geliyoruz. Türkiye’de 2040 yılında 14 yaş grubu ile 65 yaş üstü grubun sayısı eşitleniyor. Türkiye’de bir yaşlılık sorunu vardır. Başka merkezi idarenin ve yerel yönetimlerin acil eylem planlarına katılmaları gereklidir. Yerinde yaşlanmanın koşullarını hazırlamalıyız. Yaşlılara hizmetin maliyeti de yüksektir. Amerika’da bir yıllık yaşlı bakımı 100 bin dolarken, Türkiye’de ise 18 bin lira ile 155 lira arasında değişiyor” diye konuştu. Yaşlı nüfusun arttığına dikkat çeken ve sunum için teşekkür eden Oturum Başkanı Canatan, herkesin yerinde yaşlanmayı istediğini söyledi.

2’nci konferans ise Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aylin Görgün Baran başkanlığında gerçekleşti. “Bilge Yaşlanma” konferansında konuşan Antalya Emekliler Meclisi Başkanı Mustafa Cengiz de yerinde yaşlanmanın yol haritası üzerine sunum yaptı ve yaşlılıkta üretimin önemini vurguladı.

ÇALIŞTAYDA 2’NCİ GÜN PROGRAMI

18-24 Mart Yaşlılara Saygı Haftası’nda gerçekleşen çalıştay, Akdeniz Üniversitesi Yerleşkesi’nde 3 gün sürecek. 18 Mart Cuma günü 09.30-17.00 saatleri arasında Akdeniz Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde konularına göre ayrı gruplar halinde 6 çalıştay yapılacak. Çalıştay, 19 Mart Cumartesi de 09.00-17.00 arası Atatürk Konferans Salonunda düzenlenecek panel, müzik dinletileri ve kapanış töreni ve sonuç bildirgesi ile sona erecek.