Bakan Yerlikaya: 2 bin 840 firari yakalandı
Bakan Yerlikaya: 2 bin 840 firari yakalandı
AFAD duyurdu: Akdeniz'de deprem
AFAD duyurdu: Akdeniz'de deprem
Rıza Sümer'den Kepezlilere sandık çağrısı
Rıza Sümer'den Kepezlilere sandık çağrısı
Emekli olan Yıldız Tilbe'den 'maaş' isyanı
Emekli olan Yıldız Tilbe'den 'maaş' isyanı

İsa Altun

Bonzai biyolojik silah mı?
21 Eylül 2014 Pazar

Bir okuyucumuz soruyor.’sentetik kannabinoidler ülkemize yönelik biyolojik silah mı olarak kullanılıyor? ‘diye görüş bildirmiş. Kamuoyunu aydınlatmakta ve uyarmakta fayda var. Sadece sentetik maddeler değil, bütün uyuşturucu maddelerin hedefi genç nüfustur. Bağımlılık illeti her ülke için ciddi bir milli güvenlik sorunudur. Bu bütün dünyada böyledir.

Geçtiğimiz haftalarda bir bilim insanının demeci çok dikkati çekti ve tartışıldı. Türkiye’de son yıllarda artan sıvı kimyasal maddelerin karıştırılmasıyla elde edilen bonzai ölümlerinin, doğrudan doğruya genç nüfusa yönelik olarak yapılan, biyolojik bir silah olabileceği dile getiren ve uyuşturucu bağımlılığına karşı ilaç geliştirme çalışmaları yapan Üsküdar Üniversitesi Nöropsikofarmakoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Tayfun Uzbay, bonzai adı verilen sentetik uyuşturucu kullanımı sebebiyle meydana gelen ölümlerin “salgın” olarak adlandırılabileceğini belirterek, “Bunun basit bir uyuşturucu meselesi olarak değerlendirilmemesi gerekir” sözleriyle bu konuya vurdu yapmış oldu.

Prof. Dr. Uzbay, bonzai ölümlerinin kuşkuyla karşılanması gerektiğini belirtiyor. Bonzai sebebiyle hayatını kaybeden gençlerin aileleri ile işbirliğine gidilerek otopsi yapılması gerektiğini söyleyen Dr. Uzbay, “Bonzainin sentetik bir madde olduğu ve sürekli formülü değiştirildiği için tespit edilemediği söyleniyor. Bu bana bilimsel anlamda çok inandırıcı gelmiyor. İçeriğini ve ölen çocukların başka ne tür alışkanlıklarının olduğunun araştırılması gerekir. Bonzai içip ölmeyen de bir sürü insan var. Hayatını kaybedenler bu kimyasalı başka bir ilaçla birlikte mi alıyorlar? Vücut geliştirici mi kullanıyorlardı? Yoksa genetik yatkınlıklarından dolayı aldıkları bu kimyasalla karşılaştıkları için mi ölüyorlar? Yoksa bu maddeye başka bir zehir mi katılıyor? Bunları bilemiyoruz. Bunları çok dikkatli araştırmamız lazım. Bonzai problemi ile sadece belli yerlere baskın yaparak başa çıkmak mümkün değil. Çok yönlü laboratuvar çalışmaları ile ölümlere yol açan asıl maddenin ne olduğunun belirlenmesi gerekir. Bonzai basit bir uyuşturucu olayı değil; bir biyolojik saldırı da olabilir.

Ülkemizin güneyinde bir savaş var ve oradan çok fazla bir şeyler girip çıkıyor” diyen Prof. Dr. Uzbay, bonzai ölümlerinin doğrudan doğruya genç nüfusa yönelik olarak yapılan planlı bir hareketin sonucunda da gerçekleşmiş olabileceğine işaret ediyor. Dünya tarihinde başka ülkelerde uyuşturucuya bağlı kitlesel ölümlerin meydana geldiğini hatırlatan Prof. Dr. Uzbay, “20. Yüzyılın ikinci yarısında Amerika'da bir grup 'genç parkinsonlular' bulundu. Bir yaşlılık hastalığı olan parkinsonun 20'li yaşlardaki bu gençlerde görülmesi bilim dünyasında şaşkınlık uyandırmıştı. Hatta bu gençler bir süre sonra ölmeye başladı. Konu araştırıldığında, hepsinin uyuşturucu madde bağımlısı olduğu ve bazılarının kullandığı maddeye, daha etkin olması için 'MTPT' adlı bir zehir katıldığı ortaya çıktı. Bizdeki bonzai olayında da benzer bir durum yaşanıyor olabilir. Mutlaka ölen gençlerin otopsisi yapılmalıdır” diye görüş belirtiyor. Bir beyin hastalığı olan şizofreni tedavisinde kullanılabilecek 3 maddenin patentini alan Prof. Dr. Tayfun Uzbay, bağımlılığında ilaçla tedavi edilebileceğini söylüyor. Bağımlılık da dahil olmak üzere bütün beyin hastalıklarının “beyin adaptasyonu” sonucu oluştuğunu belirten Prof. Dr. Uzbay, “Beynimizde her an yeni bağlantılar meydana geliyor ve bu bağlantılar birkaç saniye içinde yıkılıyor. Bağımlılık bu bağlantıların yanlış meydana gelmesi veya yıkılmamasıdır. Bağımlı kişilerde özellikle keyif veren maddeyi aldıktan sonra yıkılmayan bağlantı ihtiyaç oluşturur. Kişi o maddeyi devamlı kullanmak ister. Bu yanlış bağlantıyı ortadan kaldıracak mekanizmayı harekete geçirecek ilaçlar bağımlılığa da çare olacaktır. Bonzai’nin formülü sürekli değiştirildiği için tespit edilemiyor” açıklamasını bilimsel olarak inandırıcı bulmayan Prof. Dr. Tayfun Uzbay, “Ölümler kuşkuyla karşılanmalı ve otopsi yapılmalı” diyor. Sentetik kannabinoidlerle ilgili diğer bir bilimsel görüş belirten İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nevzat Alkan: ’ Şimdi bu bonzai diye kamuoyu önüne çıkan madde sentetik cannabinoid, yani bir şekilde esrar etkisi yapan bir madde. Uyuşturucu ya da uyarıcı maddeler biyo-psiko-sosyal sebeplerle kullanılıyor. Ya biyolojik ya sosyal ya da psikolojik temelleri olan şeyler. Daha fakir yerlerde kullanılıyor diye bir şey söz konusu değil. Her kesimde her madde kullanılıyor. Ama kokain daha pahalı olduğu için zengin kişilerin tercih ettiği bir şey. Buna rağmen, işte bu sentetik canabinoid dediğimiz bonzai gibi maddeler çok ucuz olduğu için daha fakir çevrelerde karşılık bulabiliyor. Yani her kesimden kullanan çok. Ama fakir bölgelerin kullandığı madde bonzai olabilir. Bu tür maddeleri kullanmakta kişiler sıkıntıları ortadan kalksın, gerginlikleri gitsin ya da "Daha değişik bir ortamı yakalayabileyim" diye kullanıyorlar ve gün gün de bu artıyor. Neden, çünkü insanların değişik sebeplerle sıkıntıları daha da artıyor. O zaman bu tür maddeler bir kurtuluş olabiliyor onlar açısından. Ama bu kısa vadeli bir şey. Orta, uzun vadede tabii hayatlar açısından daha kötü sonuçlar çıkarıyor. Şimdi, bu tür maddelerde kullanım moda şeklinde, dönem dönem. Çünkü ilk başta çıktığında yaygın kullanım buluyor ama sonrasında önemli yan etkilerinin ya da problemlerinin olduğu ortaya çıkabiliyor. Mesela eroin 1890 yılında bir ilaç firması tarafından bulunmuş bir ilaç. Sonrasında narkotik etkisi olduğu ortaya çıkıyor ve yaygın kullanım alanı buluyor. Ama sonrasında çok zararlı olduğu, çok bağımlılık yaptığı, ölümlere neden olduğu bilinince artık günümüzdeki kullanım şekline dönüyor. Yani, çok ender, nispeten daha az kullanılıyor. Zaman zaman kokain biraz ucuzlarsa yaygınlaşabiliyor. Esrar her dönemde popüler durumda ve her dönemde kullanılıyor. Mesela bir dönem LSD çok kullanılmış ama şimdilerde o çok kullanılmıyor. Çünkü halisünojen görsel ya da işitsel sanrılara sebep oluyor, suç işlenmesine neden oluyor. Bu dönem de bu bonzai çıktı. Bir bundan evvelki dönemde ecstasy, captagon yaygındı. Bunlar dönemsel. Yakında bonzainin de ölümlere neden olduğu ortaya çıktıkça kullanım biraz azalacaktır. Bu,  madde satıcılarıyla da ilgili. Maddeyi satanlar da mümkün mertebe o dönem ne varsa onu bir şekilde piyasaya aktarmak istiyorlar. Bunun sonucunda da dönemsel yaygınlıklar ortaya çıkıyor.


Uyuşturucu ile mücadelenin 3 önemli ayağı bulunmaktadır ‘Arzı önleme’, ‘talebi azaltma’ ve ‘tedavi’. Bir kere kişi bağımlı olduğu zaman tedavi çok pahalı ve zordur. Ağırlığı önleme çalışmalarına vermemiz gerekiyor. Talebi azaltmaya yönelik çalışmalar artmalı. İnsanlar neden madde kullanır? Bunu incelememiz lazım. Toplumda, ergenlerde, ailelerde farkındalığı çoğaltmak gereklidir. Ergenlerin beynindeki ödül mekanizması çok önemli. Gençlerin kendilerini değerli hissedebilecekleri, aidiyet duygusunu artıran bir ortam oluşturabilirsek arz ve talep de kuşkusuz azalacaktır.
 

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Kosovalı 7 Ekim 2014 Salı  11:38

Çok bilgilendirici bir yazı olmuş eline sağlık, inşallah, daha ciddi tedbirler alınır..

Yorumu oyla      5      3  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Dursun Gündoğdu
Antalya'daki FETÖ yuvası Ak Partili amcanın mı?
YAZARLAR
Turgut Güngör
Turgut Güngör
Seçim heyecanı
Serpil Nur Abiral
Serpil Nur Abiral
Kemer'de rant ittifakı mı kuruldu?
Sude Karataş Geyikci
Sude Karataş Geyikci
8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun
İsa Altun
İsa Altun
Sigarayı bırakma günü
Mesut Gürkan
Mesut Gürkan
Nasıl çıkılır bu işin içinden?
H.O.P
H.O.P
Ülkemize biçilen rol
Prof. Dr. Yakup Alıcıgüzel
Prof. Dr. Yakup Alıcıgüzel
Türkiye’nin problemi yok, problemi bireysellik..  
Nesrin Mater
Nesrin Mater
Karadağ ve tembellik üzerine 10 tavsiye
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA GÜN HABER
ASTROLOJİ
Koç
 
21 Mart - 20 Nisan
Mart ayının ilk yarısı gelecek adına plan yapma zamanı. Özellikle iş ve kariyer konularında araştırma yapabilir, fikirler ...
 
Ana Sayfa Türkiye Antalya BURDUR ISPARTA Siyaset Turizm Resmi REKLAMLAR KAMPÜS Spor GÜN'ün ürünü
KünyeHakkımızda KünyeKünye İleti�YimIletisim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva