Don lastiğini hepimiz biliriz, pinpon topunu tanırız. "Triger kayışı nedir" diye sorsam kaç kişi bilir? Ben de TUİK sayesinde öğrendim. Asgari ücreti triger kayışı fiyatı belirliyor. Şaşırmayın. Ciddiyim. Ekmek fiyatındaki artışa bakan yok, peynir, zeytinyağı fiyatları da önemsenmiyor. Dövizdeki artış umurlarında değil. Deniz ürünleri ve içki fiyatları, onlar da dikkate alınmıyor. Varsa yoksa "triger kayışı".

Dolardaki artışa göre belirlense asgari ücret 3 bin TL olacaktı, avroya göre artsaydı 3 bin 250  lira verilecekti. Altındaki artışla 3 bin 600 TL rakamını bulacaktı. Örneğin hamsi fiyatındaki artışla belirlenirse asgari ücretli 7 bin 844 TL alacaktı. Ayçiçek yağına göre 4 bin 550 TL, ekmek fiyatına göre artsaydı asgari ücret 4 bin 710 TL olarak açıklanacaktı. Rakı fiyatındaki artışa bakılsaydı asgari ücret rakamı 5 bin 855 TL verilecekti. 

DOĞALGAZ FATURASI

Çok şanssız bir nesil bu asgari ücrete talim edenler. Don lastiği, pinpon topu,  triger kayışı fiyatları yerinde sayıyor, asgari ücretle çalışanlar da ezildikçe eziliyor.

 Triger kayışı motorun güvenliği ve performansı için hayati öneme sahip bir parça. Eksantrik mili kayışı veya zamanlama kayışı da denir. Koparsa motorda büyük zarar oluşur. Bellli yıllarda veya kilometrelerde triger kayışı değiştirilmesi zorunludur 3 yılda bir mutlaka değiştirilir. Fiyatı aracın modeli ve markasına göre değişir.

Doğalgaz fiyatları dünyada yüzde 50 oranında düşerken, ülkemizde yüzde 53.8 zamlandı. 400 liralık doğalgaz faturamız 200 lira gelmesi gerekirken 615 liraya çıkıverdi. Arada 415 lira fark oldu. Sakın "neden" diye sorma, Silivri'lik olma(!)

TÜRKİYE EĞİLİMLERİ

Türkiye'nin en önemli sorunu ne sorusuna yanıt aramış Kadir Has Üniversitesi. Türkiye Eğilimleri araştırmasının sonuçları şöyle: Koronavirüs salgını yüzde 23.5 Hayat pahalılığı ve işsizlik yüzde 20.7 Ekonomide yaşanan sorunlar yüzde 12.3 Hak ve özgürlüklerin sınırlanması yüzde 12.3 Terörle mücadele yüzde 8 Mülteciler yüzde 6.

Evet, önceliğimiz salgın hastalık. Koronavirüs her yanımızda. Hayat çok pahalı. Zam üstüne zam yağıyor. İşsizlik çıldırtıyor. Ekonomide sorunlar pek umurumuzda değil. Hak ve özgürlüklerimize de aynı duyarlılığı göstermiyoruz.

SUS PAYI VERİYORLAR

Bir kamu Bankası'ndan bir şirkete inanılması güç bir kredi veriyorlar. Sayıştay'ın 2019 raporunda yazıldı. Ziraat Bankası adresini Virgin Adası olarak gösteren Turkcell şirketine 1 milyar 636 milyon 770 bin 735 dolar kredi vermiş. Şirket borcunu ödememiş. Kredi temerrüte düşmüş. 

Krediyi veren Ziraat Bankası'nın genel müdürü olan zat, krediyi ödemeyen Turkcell'in yönetim kurulu üyesi. Turkcell'in yüzde 26.2 hissedarı Türkiye Varlık Fonu. Ve başındaki kişiyi hepimiz tanıyoruz. 

Pandemide dükkanı kapatılan esnafa destek yok. Halka 5 maske dağıtımını başaran bir yönetim yok. Aşı desen yeterince yok. Ballı kredi istersen herkese değil birilerine var. 

İşçiye, memura, emekliye don lastiği, pinpon topu, triger kayışı hesabı yapıyor, kıyısından, köşesinden azıcık sus payı veriyorlar. 

Don lastiğimiz sağlam olsun, triger kayışı kopmasın, o zaman hayat çok güzel olacak.