Biz oradaydık siz yoktunuz...

Önce kısa bir notum olacak.

Antalya Organize Sanayi’de tarihin en büyük yangını oldu, 50 milyon TL zarar oluştu.

Birileri de dün çıkıp 50’şer bin TL toplayalım diye kampanya başlattı.

İyi de nereden bulacağın 50’şer bin TL verecek 1000 babayiğidi…

Üstelik yanan tesisin sahibi Köksal Sarı, baştan ‘Kampanya yapmayın, para istemiyorum. İhtiyacım yok’ demiş. Adamın tesisi sigortalı, birikimi de var. 250 çalışanına tesis yeniden yapılana kadar maaşını verme sözü de vermiş.

Tamam kampanyada iyi niyet var ama sahibi istemiyorsa bundaki ısrarın nedeni ne?..

İşte benim takıldığım nokta bu…

Madem para toplamaya çok heveslisiniz, toplayın ve bağışlayın Antalya OSB’ye… İnanın OSB Başkanı Ali Bahar o bağışlarla organizeye özel bir itfaiye birimi kurar, hangi tesiste ne tür yanıcı malzeme var, nasıl söndürülür diye kafa yorar, en iyisini yapar.

Kendi fikrim diye demiyorum ama bu fikir iyi…

***       ***      ***

SERİK SURİYELİ DOLMUŞ

Sıkı bir Gün Haber takipçisi olduğunu bildiğim, Serik’li bir kadın okurdan şu mesajı aldım;

“Şu Suriyelilerle ilgili haber yapar mısın?.. Serik Suriyeli doldu. Dövüş, kavga her şey oluyor. Kimse istemiyor. ‘Keşke şu Suriyeliler sınır dışı olsalar da kurtulsak’ diyor millet…”

Yanılıyor.

Millet öyle demiyor.

Nereden biliyorum.

Millet son seçimde ne demiş ona baktım çünkü...

Suriyelileri koruyup kollayan, kucak açan, yemeleri, içmeleri, barınmaları için milyarlar harcayan Ak Parti’yi yüzde 34.2 oy oranı ile ilçesinde birinci parti yapmış Serikli...

‘Suriyelileri memleketlerine geri göndereceğiz’ diyen Meral Akşener’in İyi Partisi yüzde 27.1 ile ikinci olmuş.

Suriyeli göçmenlere karşı en sert tavrı takınan CHP’ye ise yüzde 24.1 oy vermiş Serikliler...

O nedenle Serikli’nin Suriyelilere, ‘Hadi başka kapıya’ demesi mümkün değil.

Rakamlar öyle diyor…

***      ***       ***

BİZ ORADAYDIK SİZ YOKTUNUZ

Bedri Yalçın’ı 30 yıldır tanırım…

Kemer’de esnafken Rahmetli Turgut Özal ile dostluğunu geliştirmiş, kendini ona sevdirmiş biriydi.

Turizmci Hüseyin Baraner’in söylediği gibi, bir bakıyorsun Antalya’da, bir bakıyorsun Almanya’da, orada, burada…

Hiperaktif, herkesle dost biri…

Yıllar önce, Anadolu Birliği’ni kurduğu günlerde gazete büromuza geldiğinde anlatmıştı bugün yapacaklarını…

Dünya Kardeşlik Festivali’ni organizasyonunu planlarken basın komisyonuna bir çok gazeteci arkadaşla birlikte beni de dahil etmiş.

Arayıp, ‘Hadi festivali konuşacağız’ dediğinde, düzenlediği kahvaltılı toplantıya gittim dün...

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal gelmiş.

CHP İl Başkanı Ahmet Kumbul gelmiş…

Ben erken çıktım ama ATSO Başkanı Davut Çetin, TÜROFED Başkanı Osman Ayık gelmiş.

Turizmin duayeni ve benim hep, ‘Turizm bakanı olacak adam’ diye baktığım, dünyayı karış karış gezmiş, her ülkenin kültürünü, turizmini hatim etmiş,  Hüseyin Baraner’de gelmiş…

Üniversiteden öğretim üyeleri, araştırma görevlileri gelmiş.

İyi Parti ve BBP’de temsilci göndermiş.

Sivil toplum kuruşlarından bazılarının temsilciler de var.

Ama ne devlet adına, ne Ak Parti adına kimse yok.

Bize dağıtılan kitapçığın üzerinde de bu organizasyonun Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun katılımlarıyla yapılacağı açık açık yazıyor. Bedri Yalçın bizzat gidip kendisiyle görüşmüş, desteğini almış. Ve, o kitabın girişindeki yazısında da Çavuşoğlu’na Anadolu Birliği başkanı olarak övgüler dizmiş.

Eeee, nerede Ak Parti’liler…

Nerede devlet?..

Koca koca amblemleri kitapta yer alan bakanlıkların temsilcileri çağrılı olmalarına rağmen niye yok?..

Bakın beyler, biz kardeşliği, barışı, dostluğu, dayanışmayı kendi içimizde sağlayamazsak Dünya Kardeşlik Festivali adı verilen bu organizasyon başarılı olamaz.

Vali bey yoktu, yardımcılarından birini de mi gönderemedi?..

Ak Parti il başkanı yoktu, 49 yardımcısından birini de mi görevlendiremedi?..

MHP ortada yok…

Festival, kültür, sanat ve müzik üzerine kurulu ama Kültür ve Turizm İl Müdürü kayıp…

Tanıtım kitabının kapağında şöyle bir söz var;

“Dünya bizimle buluşur, bizimle birleşir”

Bedri Yalçın kardeşim, dost acı söyler ama, önce Antalya’da devlet ve özel kurumların, kuruluşların, sivil toplum örgütlerinin, turizmcilerin buluşmasını ve birleşmesini sağlamadan dünya ile buluşup birleşmeyi beklemek bana ütopya gibi geldi.

Bu iş anladığım kadarıyla maddi ve manevi olarak Ümit Uysal’ın omuzlarına yüklenmiş veya yüklenecek gibi duruyor.

70 ülkeden misafir davet edeceksek.

Bunu EXPO 2016 gibi devasa bir alanda bir hafta süreyle yapacaksak, sen tez elden Çavuşoğlu ile bir daha görüş ve durumu aktar.

“Antalya’da birlik, beraberlik, dayanışma olmadan dünyada kardeşlikten bahsedemeyiz” de…

Bakalım ne olacak?..