En fedakar ağabey

Doktorlar ve aile ikilem yaşarken, "Ben dayanırım. Organı kardeşime verin" diyen Osman Korkmaz'ın fedakarlığı, karar vermeyi kolaylaştırdı.

22 Ocak 2011'de Ankara Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde zatürree hastalığı yüzünden beyin ölümü gerçekleşen 1 yaşındaki Uğur Berat Zorlu'nun organları ailesi tarafından bağışlandı. Bağışlanan organlardan karaciğer, ambulans uçakla getirildiği Gaziantep'te doğuştan karaciğer yetmezliği olan 7 yaşındaki Esengül ya da ağabeyi 10 yaşındaki Osman'a nakledilmesi için doktorlar seferber oldu. Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Organ Nakil Merkezi Sorumlusu Doç. Dr. Ünal Aydın ve Çocuk Gastroenteroloji Hepatoloji ve Beslenme Bilim Dalından Yrd. Doç. Dr. Şamil Hızlı ile ekibi tarafından gerçekleştirilecek nakil öncesi yıllardır doku uyumu sağlanan ve organ bekleyen iki kardeş arasında seçim yapmaya hazırlanırken, ağabey Osman'ın "Ben dayanırım, organı kardeşime takın" demesi herkesi duygulandırdı.

EN FEDAKAR AĞABEY

Organ hakkını kardeşine vererek büyük bir fedakarlık örneği gösteren Osman'ı anne 32 yaşındaki Yıldız Korkmaz ile işsiz baba 32 yaşındaki Mehmet Korkmaz teselli ederken, yapılan başarılı bir operasyonla karaciğer Esengül'e nakledildi. Kısa sürede sağlığına kavuşan Esengül Korkmaz da bu fedakarlığından dolayı ağabeyi Osman'ı öpüp teşekkür etti. Kardeşinin iyileşmesine sevindiğini belirten Osman, "Bana da organ bulunmasını istiyorum. Kardeşim iyileşti, bende iyileşmek arkadaşlarımla koşup oyun oynamak istiyorum" dedi. Çevredekilere gülücükler saçan Esengül ise "Ben iyileştim ağabeyimin hakkını aldım, onun da iyileşmesini istiyorum. Ben büyüyünce doktor olacağım" diye konuştu.

2 ÇOCUKLARI KARACİĞER YETMEZLİĞİNDEN ÖLDÜ

Akraba evliliği sonucu karaciğer yetmezliği olan 1 yaşındaki kızları Fatma'yı 2000 yılında ve 1.5 yaşındaki oğulları Yasin'i ise 2002 yılında kaybeden Yıldız- Mehmet Korkmaz çifti, şimdi Osman için bağışlanacak organı bekliyor. Anne Yıldız Korkmaz, kızının sağlığına kavuşması nedeniyle çok mutlu olduğunu dile getirerek, "Organ bağışlayanlardan ve doktorlarımızdan Allah razı olsun. Çocuğumun kurtulacağına inanmıyordum. Osman kendi hakkını kardeşine verince bir yandan sevindim, bir yandan üzüldüm. İkisi de benim çocuğum. Vatandaşlarımızın da organ bağışında bulunmalarını istiyorum" dedi. Baba Mehmet Korkmaz ise duygularını şöyle dile getirdi:

"İlk organ bulunduğunda iki çocuğumuz arasında seçim yapmak zorundaydık. Osman bunu anlayınca kardeşine sırasını verdi. Gelecek bir organ bağışıyla onun da kurtulmasını istiyorum. Vatandaşlarımızdan organ bağışlasınlar ve kesinlikle akraba evliliği yapmasınlar. Bu nakilde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum."

BU AĞITA KULAK VERİN

Nakili gerçekleştiren Doç. Dr. Ünal Aydın, organ bağışına ihtiyaçları olduğunu belirterek şunları söyledi:

"Bu çocuklarımız organ bağışı ihtiyacımızın bir örneği. İki çocuğumuz da organ bekliyordu. Fakat bir tek organ buladildik. Ankara'dan gelen organ iki çocuğumuza da uygundu. Ağabey büyük fedakarlık yaptı. 'Ben dayanabilirim, önce kardeşime takın' dedi. Fakat can kıymetli. Esengül'ü ameliyata götürürken, Osman, 'Beni de iyileştirin' diye ağlamaya başladı. Bu ağıta bütün halkımızın kulak vermesi gerekiyor. O yaştaki çocuktan o duyarlılığı gördüğümde benim de gözlerim yaşardı. Bu önemli bir olay. Bu duyarlılığı, bu hissi ben ameliyatı yapacak doktor olarak hissediyorsam vatandaşların da bunu bir şekilde algılamasını ve bize destek vermesini istiyoruz. Lütfen organ bağışı daha fazla yapılsın ve Osman gibi bekleyen çocuklarımız organa ve sağlıklarına kavuşsun. Özellikle son dönemde bölgede çok fazla çocuk nakil ihtiyacı olan hasta olduğunu biliyoruz. Çocuk nakillerine de ağırlığımızı vermeye başladık. Yakın gelecekte ümit ediyorum ki aynı zamanda çocuk doktoru olan rektörümüzün de desteğiyle biz bölgede tüm çocuk hastaların ihtiyacını karşılayabilecek düzeyde olacağız.

CESUR YÜREKTEN DRAM ÇIKTI

"Ben dayanırım. Organı kardeşime verin" diyerek kendisi gibi karaciğer yetmezliği bulunan 7 yaşındaki kardeşi Esengül'e naklini isteyen 9 yaşındaki Osman Korkmaz'ın bu davranışı herkesi duygulandırırken, bu durum bir aile dramını da ortaya çıkardı. Bu arada, Sağlık Bakanlığı'nın karaciğer naklini de merkezi sistemle dağıtması uygulamasına 7 Şubat'ta başlanacağı açıklandı.

Baba Mehmet Korkmaz, bir özel şirkette çalışırken çocuklarını sık sık Ankara'ya götürdüğü için işinden çıkarıldığını ve 2 yıldan bu yana günübirlik işlerde ayda 500 - 600 liraya çalışarak ailesinin geçimini sağlamaya çalıştığını belirtirken, gelinen süreci şöyle anlattı:

"İki çocuğumuzu kaybettiğimiz için artık Osman ve Esengül için de umudumuzu yitirmeye başlamış annesiyle, 'Birisine sen, öbürüne ben karaciğerimizi verelim' şeklinde bir karar almıştık ki bu mucize haber geldi. Ancak, mucize haber bu kez de bizi kara kara düşündürmeye başladı. Karaciğer hangisine nakledilecekti? Annesiyle bunu düşünürken, kararı doktorlara bırakmaktan başka çaremiz olmadığını anladık. Bu sırada o beklemediğimiz, ama aslında beklediğimiz olay gerçekleşti ve Osman, 'Ben dayanırım, organı kardeşime takın' dedi. Bu yaklaşım hem bizi hem doktorlarını gözyaşına boğdu. Osman'dan beklediğimiz davranıştı bu çünkü o sofrada bile misafir yemeğe başlamadan başlamaz, her şeyini kardeşiyle, bizlerle paylaşan bir çocuktur."

ASIL ZORU BUNDAN SONRASI

Ameliyatı gerçekleştiren doktorların en az bir yıllık bir süre organ nakili yapılan hastanın çok iyi bir bakım ve yaşam koşullarına ihtiyacı bulunduğunu söylediğini anlatan Mehmet Korkmaz, "Biz şu anda tek odalı bir evde yaşamımızı sürdürüyoruz. Evimiz soğuk. Esengül'ün gerekli gıda ihtiyaçlarını nasıl sağlayacağız bilmiyorum. Diğer yandan Osman'ı düşünüyoruz. İnşallah yavrumuza da en kısa sürede organ bulunur. Osman ve Esengül organ bulunamaması nedeniyle ölen kardeşlerini tanımadı ama mezarlığa giderken bizimle geldikleri için öğrendiler. Osman'ın Esengül'e nakil için öncelik tanımasında bunun da etkili olduğunu söyleyebilirim" diye konuştu.

2 BİN 100'DE BİR ŞANS

Türkiye'de organ bağışının henüz yaygınlaşmadığını ve organ ihtiyacının önemli bir bölümünün kadavralardan sağlandığını açıklayan Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetler Genel Müdür Yardımcısı Arif Kapuağası, şu anda 30 binin üzerinde böbrek, 2 bin 100 civarında insanın ise karaciğer beklediğini açıkladı. Kapuağası, organ nakillerinin daha önce uygulanan organ nakil sistemiyle bazı olumsuzlukların yaşandığını ve yeni bir sistem yaşama geçirdiklerini, puanlama sistemiyle organ bekleyenlerin adaletli bir şekilde organ nakil imkanına kavuştuğunu belirtti. Arif Kapuağası, sisteme kayıtlı olmayanların kesinlikle organ nakil olanağından yararlanamayacağını vurgularken, Ulusal Koordinasyon Merkezi'nin hastaların doku uyumu ve puanlama esasına göre adaletli bir şekilde yapılacağını kaydetti. Arif Kapuağası, Osman'ın da en kısa sürede canlı ya da kadavradan bir organ bulunmasını arzuladıklarını da sözlerine ekledi.

Böbrek naklinin yanısıra diğer organların nakli için merkezi sistem uygulaması ise 7 Şubat'tan itibaren başlanacak. Daha önce, nakil merkezleri kendi inisiyatifleri ile karar verebiliyordu.