YaÅŸadıklarını anlatan Boydak, "Uyandığımda hareket edemiyordum. Bağırdım ama sesimi duyuramadım. ÖleceÄŸimi düÅŸündüm ve yuvarlanarak arkadaÅŸlarımın yanına gitmeye çalıştım. ArkadaÅŸlarım beni bulduklarında takatim yoktu" dedi.
Selçuk Üniversitesi Elektrik ve Elektronik MühendisliÄŸi 3'üncü sınıf öÄŸrencisi olan daÄŸ bisikletçisi Muhammet Emin Boydak, cumartesi günü ev arkadaÅŸları Osman Karagülle, İsa Kınacı, Burak Küpeli ve Kerim Dündar ile antrenman için Selçuklu ilçesine baÄŸlı Yükselen Mahallesi'nde bulunan Ardıçlı Gölü yakınlarındaki daÄŸlık alana gitti. Burada bir süre antrenman yapan Boydak, arkadaÅŸlarının yanından ayrılarak, cep telefonu ÅŸebeke sinyalinin bulunduÄŸu dağın zirvesine tırmandı. Boydak, bu sırada açlıktan ve yorgunluktan bayıldı. 3 saat boyunca Boydak'tan haber alamayan arkadaÅŸları, aramaya baÅŸladı. Kendine geldiÄŸinde bitkin olduÄŸunu belirten Muhammet Emin Boydak, arkadaÅŸlarına sesini duyurabilmek için 400 metre zirveden aÅŸağı doÄŸru süründü. 3 saatin sonunda arkadaÅŸları tarafından baygın bulunan Boydak, yardıma gelen görevlilerin ilk müdahalesinin ardından 3'üncü Ana Jet Üs Komutanlığı'nda konuÅŸlu Muharebe Arama Kurtarma (MAK) timlerince helikopterle daÄŸdan kurtarılarak, hastaneye kaldırıldı. 1 gün boyunca hastanede tutulan Boydak, daha sonra taburcu edildi.
'ÖLECEĞİMİ ANLAYINCA SÜRÜNDÜM'
Evinde dinlenen Muhammet Emin Boydak, arkadaÅŸlarına sesini duyurabilmek için yüzlerce metre süründüÄŸünü dile getirdi. Ölmemek için uÄŸraÅŸtığını belirten Boydak, ÅŸunları söyledi:
"Antrenman için daha önceden de gittiÄŸimiz bir yerdi. O gün ev arkadaÅŸlarımla birlikte sabah gittik. ÖÄŸleye doÄŸru telefonumun ÅŸebekesi çeksin, diye daÄŸa doÄŸru tırmandım hem de gezinti amaçlı dolaÅŸmak istedim. Zirveye gittiÄŸimde, yorgunluk oluÅŸtu. Sabah kahvaltı da yapmamıştım. Açlıktan ve yorgunluktan dolayı bir baygınlık geçirdim. 3 saat orada öylece kalmışım. Uyandığımda yürüyecek, ayaÄŸa kalkacak takatim yoktu. Bir süre sonra arkadaÅŸlarımın sesini duydum bana sesleniyorlardı. Birkaç kez olduÄŸum yerde bağırdım ama sesimi duyuramadım. Sesimi duyuramayınca öleceÄŸimi düÅŸündüm. OlduÄŸum yerden aÅŸağı doÄŸru sürünerek kendimi bıraktım. ArkadaÅŸlarıma yaklaÅŸmak istedim. Kendimi yuvarlayarak aÅŸağı indim sonra arkadaÅŸlarımın sesini duydum. Son gücümle birkaç kez daha bağırabildim. Sonra onlar da beni duyduklarını fark ettim. Çünkü çığlık atarak yanıma gelmeye baÅŸladılar. ArkadaÅŸlarım kıyafetlerini çıkarıp benim üzerime örttüler ve donmaktan kurtuldum. SoÄŸuktan titriyordum ve mahcubiyet oluÅŸmuÅŸtu. Hem arkadaÅŸlarımı hem de yetkilileri soktuÄŸum durumu düÅŸündüm ve mahcup oldum. ArkadaÅŸlarımın beni aramasından dolayı çok mutlu oldum. Umursamayıp giden insanlar da olabilirdi. Korku da vardı üzüntü de vardı ama kurtuldum."
'DAÄž BİSİKLETÇİLERİNE ÖNEM VERİLMİYOR'
Lisanslı olan ve profesyonel olarak yarışlara katılan Muhammet Emin Boydak, "DaÄŸ bisikletçilerinin Türkiye genelinde büyük sorunu var. DaÄŸ bisikletçiliÄŸine pek fazla önem verilmiyor. Antrenman yapmak istediÄŸimiz zaman gidiyoruz, kendi bulduÄŸumuz rotalarda çalıyoruz. Bunlar da herhangi bir resmiyeti olmayan kiÅŸisel geziler halinde oluyor. GeçtiÄŸimiz aylarda yine bir arkadaşımız bir daÄŸlık alanda virajı alamayıp kayarak düÅŸmüÅŸ ve kolu kırılmıştı. Telefonlar çekmediÄŸinden dolayı da çok geç ulaşılmıştı. Antrenman yaptığımız yerler telefonların çekmediÄŸi yerler oluyor. Federasyon tarafından daÄŸ bisikletine önem verilmesini, parkurların yapılmasını isteriz" diye konuÅŸtu.
Muhammet Emin Boydak'ın ev arkadaşı Kerim Dündar ise Muhammet'i 1 saat geç bulmaları ya da kurtarma ekiplerinin gecikmesi halinde facia yaÅŸanabileceÄŸini söyledi. Dündar, "Biz saatlerce Muhammet'i aradık. Sonunda bulduk ve üÅŸüdüÄŸünü görünce üzerimizdekilerle onu ısıttık. Biz Muhammet'i 1 saat geç bulsak Allah korusun bir ÅŸey olabilirdi. Ekipler ve helikopter 1 saat geç gelse buradaki ekip komple ölebilirdi. Yetkililer Allah'tan hızlı geldi ve sorunsuz ÅŸekilde kurtarıldık" dedi.




Hasan DÖNMEZ- Tolga YANIK/KONYA, (DHA) -