Feryat eden bir anne, kimliğini kaybeden çocuklar, yasaklı bir özgür… Üç olay, bir ülkenin vicdanını sorgulatıyor. Biz ne ara bu kadar çürüdük?
Mattia Ahmet Minguzzi davası, Antalya’daki DNA gerçeği ve yurt dışına kaçan yasaklı… Üç farklı hikâye, adaletin ve vicdanın nerede kaybolduğunu gösteriyor.
BİR ANNENİN FERYADI
Tek evladını toprağa vermiş, yüreği yanıyor. Ayakta durması bile mucize.
Mattia Ahmet Minguzzi davasında iki sanığa beraat kararı verildi. Tek evladını kaybeden anne, iki sanığın beraat kararına karşı haykırıyor: ve sadece, “Ben artık ilahi adalete inanıyorum” diyor.
Haksız mı?
Bir anne için adalet, sadece bir mahkeme kararından ibaret değildir;
Evladının ardından kalan sessizliktir, bir daha asla o tenin sıcaklığını hissedemeyecek olmasıdır.
Ama o kararı verenler, bu duyguyu anlayabilir mi? Adalet soğuk bir kelimeye dönüştü artık; içinde vicdanın sesi duyulmaz oldu.
O iki sanığın aileleri sevinç çığlıkları atarken, Ahmet’in annesi isyandaydı...
Onlar akşam sofralarında çocuklarıyla oturacak,
Ahmet’in annesi ise bir daha sofraya el süremeyecek.
Bir annenin yüreği yanarken, adalet nasıl bu kadar susabilir?
Ama neyse ki, duyarlı bir hâkim bu haksızlığa sessiz kalmadı.
Tahliye kararının iptalini istedi. Bu karar sadece bir aileyi değil, toplumun tamamını etkileyebilir.
Suçlular serbest kalırsa, suç oranı artabilir; suça meyilli olanlar “yaptım ama ceza yok” düşüncesine kapılabilir.
İnşallah bu itiraz kabul edilir de o suçlular dışarıya adım atmadan yeniden tutuklanır.
Bu ülkenin adalete inancı tamamen tükenmesin diye, hâlâ direnen vicdanlı yargıçlara umutla sarılıyoruz.
“Adaletin terazisi yalnızca hukuku tartmaz; insanın acısını da tartmalıdır.”
Adalet yalnızca hukukun uygulanması değildir;
Vicdanın terazisinde de tartılmalıdır.
Savcılar, hâkimler… Sizlerin de evlatları yok mu?
Bir karar verirken, arada bir annenin gözyaşını duymak zorunda değil misiniz?
Bu karar sadece bir aileyi değil, toplumun tamamını etkileyebilir.
Adalet, yalnızca mahkeme kararı değil;
Evladının ardından kalan sessizliktir, bir daha o tenin sıcaklığını hissedememektir.
ANTALYA’DA DNA GERÇEĞİ
Yıllarca kendi çocuğu sandığı iki kızın gerçek babası ailenin içinde çıktı. Komşunun çocuklara bir DNA testi yaptır demesiyle ortaya çıkan bu olayda olan çocuklara oldu; Çocuklar, kimlik karmaşası ve ruhi yaralarla baş başa…
Anne hayattayken babalık davası açtı, mahkeme kabul etti. Ama gerçek baba, “Babalığı kabul etmiyorum,” dedi; baba olarak bildikleri de istemedi.
Anne öldü, yaşlı dede ve nine de bir gün yok olacak. Sormak lazım değil mi? Komşu neden 16 yıl susmuştu? Bu sessizlik, sadece bireysel bir ihmal değil; toplumun çürümüşlüğünün simgesi.
16 yıl süren sessizlik, sonuç; Ortada kalmış ve psikolojisi bozulmuş iki kız çocuğu… İhanetin ve yalanın en ağır bedelini ne yazık ki yine çocuklar ödüyor.
YASAKLI ÖZGÜRLÜK: UÇTU GİTTİ ADALET
Yurt dışına çıkma yasağı olan biri elini kolunu sallayarak uçağa binip gidiyor.
Ardından tutuklama kararı çıkıyor! Güler misin, ağlar mısın? Elindeki yasaklıyı kaçır, sonra “yakalanması için” emir çıkar.
Bu nasıl bir trajikomedi?
Nasrettin Hoca’nın türbesi gibi; her yanı açık ama kapısında kocaman bir kilit!.
Adalet sistemi: gösteriş var, güven yok. Hukuka inan diyorlar, güven diyorlar. Ama o güven kuş misali uçtu gitti.
Bir anne adalet arıyor, çocuklar kimlik karmaşasıyla büyüyor, yasaklı biri özgürce ülkeyi terk ediyorsa, sormak gerekir:
Adaletin gözü gerçekten bağlı mı, yoksa bilerek mi kapalı?
Son Söz
Biz ne ara bu kadar çürüdük?
Ne ara adaleti, vicdanı ve değerleri unuttuk?
Adaletin terazisi sadece kanunla değil,
vicdan ve merhametle tartılmadıkça ülkenin yüreği soğumayacak.
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
|||||
|
|
![]() Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
![]() |
||||||||||||
|
||||||||||||
![]() |
||||||||||||
![]() Koç ![]() 21 Mart - 20 Nisan
|
||||||||||||
![]() |
||||||||||||
|
||||||||||||
![]() |
||||||||||||
|
||||||||||||
![]() |