Şampanya ve namaz

Seçime iki hafta kaldı. İnanılmaz sözler duyuyoruz. Akıllı bir insanın ağzından çıkması imkansız tuhaf cümleler söyleniyor. Konuşanlar bakanlar. Seçim döneminde istifa etmesi gereken kişiler. Adalet Bakanı ve İçişleri Bakanından öyle ilginç şeyler işitiyoruz ki şaka mı yapıyorlar, dalga mı geçiyorlar ikilemi yaşıyoruz. 

Seçimin sonucuna göre kutlamalar nasıl olacakmış? Birileri şampanya patlatırken, diğerleri namaz kılacakmış. Bu nasıl bir kıyaslamadır?  Türk aile yapısında namazda kılan da, alkol içen de vardır. Kimi ayran içerek mutlu olur, kimi şalgam. Kimi rakıyla, kimi şarapla kadeh kaldırır. Şarkılar bile vardır. Kimi dertten içermiş, kimi neşeden, kim zevkten içermiş, kimi kederden. Kimi kutlama yapar içerek, kimi gemileri yakar. Kime ne? Adalet Bakanı sana ne?

KİBİR GÖSTERGESİ

Bir başka garip söz, İçişleri Bakanından geldi. "Seçimler, Batının siyasi darbe girişimidir" dedi.  Kendin seçimle geleceksin, o koltukta yıllarca oturacaksın, icraat yapacaksın, sonra anketleri görünce, "seçim siyasi darbe" diyeceksin. Ya dil sürtmesi, ya cümlede eksik kalan bir şeyler var. Demokrasiye inanan ve bakanlık görevinde olan bir kişinin söyleyeceği sözler değil. 

Bu düşüncedeki insanlar tarafından yönetilen ülkenin vatandaşı olmak acı veriyor. Biz bunları hak etmiyoruz. Halka böyle bir dil ve üslup kullanmak, büyük kibir gösterisidir. Türk halkını seçimde birkaç oy uğruna kimse aşağılayamaz. Böylesine sözleri söyleyen kişinin, seçim güvenliğinden sorumlu bakan olması da işin bir başka ilginç boyutudur.

CİDDİYE ALMAZLAR

18 Haziran yerine 14 Mayıs'ta yapılacak seçimin kararı Cumhurbaşkanı tarafından imzalandı. Anayasa'nın 116. maddesinin verdiği yetkiyle oldu. Siz seçime darbe derseniz, işin ucu başka yerlere gider. Farklı anlamlara çekilir, söz lastik gibi uzar. Sorumlu mevkideklerin ağzına yakışmayan saçma söyleme dönüşür. O zaman insanlar sizi ciddiye almaz ve gülerek geçer.

Adalet Bakanından, adaleti hızlandıracak önlemler alması, hak ve hukuku gerektiği gibi tesis etmesi beklenir. İçişleri Bakanının mafya ve organize örgütlerle mücadele etmesi, terörü yok etmesi öncelikli görevidir.

SEÇİME GİRMESİNLER

Türkiye, suç, hak, hukuk, adalet konularında ne yazık ki kötü durumda ve ülkeler sıralamasında altlarda yer alıyor. Seçimler, demokrasi için şölendir. 

Oy veren seçmenler, vatandaşlık görevlerini yapacak. İktidar değişirse, darbe olmayacak. Muhalefet kazanırsa yeni bir dönem başlayacak.

Seçimi kaybeden, darbe diyecekse, 14 Mayıs'a zaman varken hemen çekilsin, seçime girmesin.

Sandık güvenliği, vatandaşın iradesinin teminatıdır. Söz milletindir anlayışından, seçim darbedir noktasına nasıl gelindi? 

O gece seçimin sonucu ne olursa olsun, birileri şükür namazı da kılacak, şerefe şampanya da içecek. 10 ildeki depremin acısını unutmayanlar  kutlama yapmayacak. Kime ne?