TBMM Başkanı İsmail Kahraman’a, benim de mezunları arasında bulunduğum Gazi Üniversitesi’nin rektörlüğünce, siyaset bilimi ve sosyal bilimler alanında, fahri doktora unvanı verilmiş.
TBMM Başkanı Kahraman, ne güzellikler yapmış olabilir ki, fahri doktora ünvanı ile taçlandırılmış?.. Bizim bilmediğimiz hangi meziyetiyle, hem de adı ‘Gazi’ olan bir üniversitenin, herkesin alması nasip olmayan büyük bir ünvanıyla onurlandırılmış olabilir acaba?..
Boru değil bu…
Koskoca fahri doktora ödülü…
Hak etmiştir mübarek…
Hani, üniversite, ‘Gazi’ olan adını Mustafa Kemal Atatürk’ten almasa, bendeniz de bu üniversiteden mezun olmasam, bu konuda tek satır yazmayacağım ama iş farklı…
Atatürk’ün isteğiyle, öncülüğünde ve imzasıyla 1926 yılında enstitü olarak kurulan, sonra akademiye dönüşen, bugünün Gazi Üniversitesi’nin yöneticileri hangi faktörleri ön planda tutarak bu ünvanı vermiş olabilirler?..
Bir araştırma yaptım ve kriterleri ortaya çıkardım.
Tüm devlet adamlarına tavsiyem şudur ki; eğer sizde fahri doktora almak istiyorsanız TBMM Başkanı Kahraman’ın yolundan gidin ve şunları yapın;
BİİİR; Atatürk dönemi için ‘Zaman kaybı’ diyin… (1923-1950 arası Türkiye maalesef çok zaman kaybetmiştir- 14 Ocak 2016 tarihli konuşması)
İKİİİİİ; Atatürk’ün ‘laiklik’ üzerine oturttuğu Anayasa maddesini hiçe sayın… (Yeni anayasa, laik değil, dindar bir anayasa olmalıdır- 26 Nisan 2016 tarihli konuşması)
ÜÜÜÇ; Roma’da Türk Kültür Merkezi’ni ziyaret ettiğinizde Atatürk fotoğraflarının bulunduğu salona girin ve burada, ‘Niçin devlet başkanımızın resmi yok?’ diye soru sorup milleti şaşırtın… (13 Temmuz 2016)
DÖÖRT: 23 Nisan’da, hem de Atatürk’ün kurduğu Meclis’te konuşma yaparken, Atatürk ve arkadaşlarının adını anmayın, sadece ‘Tüm tarihi şahsiyetler’ diye geçiştirin… (23 Nisan 2017)
Eeeee, şimdi art niyetli gafillere soruyorum;
“Bunları söyleyen birine değil de, sana mı verecekler fahri doktora ünvanını?..”