Köseoğlu Düğün Salonu'ndaki kongreye Ak Parti Antalya milletvekilleri Mustafa Köse, Hüseyin Samani, Gökcen Özdoğan Enç ve Atay Uslu, Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, İl Başkanı Rıza Sümer ve çok sayıda partili katıldı. Ak Parti Samsun Milletvekili ve Antalya koordinatörü Fuat Köktaş, kongrenin divan başkanlığını yaptı.
METAL YORGUNLUĞUNU AÇIKLADI
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'metal yorgunluğu' sözlerine değinen Mahir Ünal, şöyle konuştu:
“Cumhurbaşkanımız diyor ya metal yorgunluğu, sakın ola ki metal yorgunluğunu üstünüze alınmayın. Cumhurbaşkanımızın söylediği şeyi iyi anlamak lazım, metal yorgunluğu nedir? Gönül ve nefsinize sorun, eğer ilk günkü aşkınızı, önceliklerinizi kaybettiyseniz, bu ruhla, inançla ve heyecanla hareket etmiyorsanız, öncelikleriniz değişmişse, o zaman deyin ki bir dakika bende metal yorgunluğu var. Cumhurbaşkanımızın kastettiği budur. Nefsinize, ruhunuza, vicdanınıza sorun yola çıkarken o günkü aşkınızı, heyecanınızı hissetmiyorsanız, öncelikleriniz değişmişse, vatan, bayrak, devletin bekası söz konusu olduğunda sağına ve soluna bakınmadan ben varım, sorumlu olan benim diyemiyorsanız işte metal yorgunusunuz. Cumhurbaşkanımız işte bu istikamet üzerine bütün teşkilatlarını uyarıyor. Nefsinizi gözden geçirin, bir durum muhasebesi yapın diyor. Çünkü biz daha yeni başlıyoruz. Biz ikinci atılım döneminde Türkiye'yi 2023'e, 2053'e taşıyacak olanlarız."
FETÖ İLE AYNI DİLİ KONUŞUYORLAR
Mevcut fotoğrafa bakınca Almanya, Avusturya, Hollanda, Belçika'da doğrudan Türkiye'yi hedef alan siyasi ve devlet adamları olduğunu belirten Mahir Ünal, “İçerideki bir parti, anamuhalefet partisi neden aynı zihniyetle hareket ediyor? Önümüzdeki günlerde eğer gerçekleştirilirse CHP'nin SDP ile Almanya'da ortak bir etkinliği olacak. Bakıyorsunuz CHP'nin bir milletvekili çıkıyor Türkiye'nin terörle mücadelede kullandığı İHA'ların kullanılmaması gerektiğini konusunda açıklama yapıyor. Ya da bakıyorsunuz bu milletin ak sütü gibi helal oylarıyla seçtiği meşru hükümete yurt dışındaki Türkiye karşıtlarının dili ve söylemiyle konuşuyorlar. Ya da son 4 yıldır ölümüne mücadele ettiğimiz FETÖ terör örgütüyle aynı dilde konuşuyorlar. Düşmanlık başka muhalefet başka bir şeydir. Bazı ülkeler Türkiye'ye düşmanlık yapabilir, düşmanca bir tavır takınabilirler. Ama içeride bir siyasi partinin düşmanca tavır takınması kabul edilebilir değil" diye konuştu.
FETÖ AÇIKLAMASI
15 Temmuz öncesinde FETÖ terör örgütüyle mücadele etmediklerinin konuşulduğuna da değinen Mahir Ünal, “Biz 2002'de iktidara geldiğimizde bu ülkede ilk verdiğimiz mücadele demokratikleşme, sivilleşme mücadelesiydi ve özgürlüklerin artırılması için ciddi mücadele verdik. Türkiye demokratikleşirken, vesayet odaklarından kurtulurken biz Ak Parti olarak bütün sivil unsurlarla beraber hareket ettik. Ve bütün bu sivil unsurların içinde sivil toplum örgütü görünümlü yapılar vardı. Biz bunu ne zaman farkettik, devlet ne zaman farketti? 2012'de, 2013'te devlet açık olarak bunu gördü ve bu yapıyla mücadele etmeye başladı" diye konuştu.
'BU YAPININ SÖZCÜLÜĞÜNÜ ÜSTLENDİNİZ'
Devletin FETÖ ile 2013'ten itibaren doğrudan mücadele etmeye başladığını kaydeden Ünal, "Devlet bu yapıyla mücadele etmeye başladıktan sonra Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP'si ne yaptı hatırlayın. Gözaltına kalkan oldular mı, paralel devlet yapılanmasının mensuplarıyla ilgili adliyelerde milletvekilleri avukat sıfatıyla müdahil oldular mı? Biz mücadele etmeye başladık, peki siz, bu yapıya kalkan oldunuz. Ve özellikle bu yapının sözcülüğünü üstlendiniz" dedi.
ÇOK TEHLİKELİ BİR DİL VE SÖYLEM
CHP'nin 15 Temmuz'a yönelik 'tiyatro, kontrollü darbe, öngörülen ama önlenmeyen' gibi sözlerini eleştiren Ünal, şöyle devam etti:
“Bugün çok tehlikeli bir dil ve söylem kullanıyorlar. 'Türkiye'de adalet yok, Türkiye'de mahkemeler adalet dağıtmıyor. Türkiye'de yargı iktidardan talimat alıyor'. Bunları içeriye dönük söylemiyorlar, dışarıya dönük söylüyorlar. Çünkü yarın bu davalarla ilgili AİHM'ye gidildiğinde, AİHM'ye altlık oluşturuyorlar. Bu davaların bozulması için altlık oluşturuyorlar. Şimdi, 'efendim savunma hakkı kutsaldır, siz savunma konusunda da adil davranmıyorsunuz' diyorlar. Yine içeri değil dışarıya konuşuyorlar. Amaçları ne? Türkiye'deki yargılamaların adil olmadığı mesajını dünyaya vermek. Bu millet bu oyunu görüyor ve bu millet Allah'ın izniyle bu oyunu da bozar."
Mehmet ÇINAR/ANTALYA, (DHA)