Dijital medya hemen her bireyin kullandığı bir internet ortamı. Kimi haber amaçlı kullanıyor, kimi oyun oynuyor, kimi kişisel yaşamını anlatıyor, kimi şirketinin reklamını yapıyor, kimi e-ticaret işlerini yürütüyor. Meta şirketinin dünyanın her noktasını saran kollarından biri de instagram. Türkiye instagramı kapattı. 

Bilişim Teknolojileri Kurumu(BTK) instagrama erişim engeli uyguluyor. Bu karar Türkiye'yi Çin, İran, Kuzey Kore, Uganda, Vietnam, Hindistan, Bangladeş gibi ülkelerle aynı listeye soktu. Kısıtlamalar, engeller, yasaklarla özgürlüklerden,  demokrasiden, insan haklarından söz edilemez. İnstagram erişimin olmayışı, insanların günlük ihtiyaçları dışında, ülkelerin ekonomileri için de büyük kayıplara neden oluyor. Türkiye ekonomisine bu kararın günlük maliyeti 1 milyar 900 milyon lira olarak hesaplanıyor.

E- TİCARETİ ETKİLİYOR

İnstagramın kapalı olması, 5 büyük ilimizdeki ekonomiyi büyük ölçüde olumsuz etkiliyor. İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Antalya e-ticaret yapan işletmelerin en çok olduğu 5 ilimiz. Ticaret Bakanlığı 2024 yılı için e-ticaret hacminin 3 trilyon 400 milyar lira olacağını öngörüyor. Geçen yıl e-ticaret hacminin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla(GSYH) içindeki payı yüzde 6.8 oranında oldu. Maliye ve Hazine Bakanı Mehmet Şimşek'in açıkladığı "kamuda tasarruf" paketinin boyutu 100 milyar lira. İnstagramıın kapalı kaldığı günler için Türkiye ekonomisinin kaybını hesaplamak hiç zor olmayacak. İnstagrama erişim kararından en çok etkilenen iki sektör var: Kargo ve KOBİ'ler. İnstagrama yasak uygularken, kendi işletmelerine zarar veren bir durum ortaya çıktı. Türk şirketleri ve küçük işletmeler daha az satış yapıyor. Sermaye birikimi yetersiz kuruluşlar, instagram yasağı uzadıkça, kapanma noktasına doğru yol alıyor.

ÖNCELİKLİ GEREKÇELER

Başına yansıyan haberlere göre, Filistin ile ilgili içerikleri önlemek amacıyla böyle bir karar alındı. Bu çok saçma bir iddia. Kaş yapayım derken, göz çıkarmaya benziyor. Bildiğim kadarıyla, "Atatürk'e hakaret edilmesi", "örf, ahlak, geleneklere aykırı" ahlaksız videolar, kapatma kararında öncelikli gerekçeler olarak yer alıyor. 

Filistin'de açık olan instagramın Türkiye'de kapatılması çok başka bir tartışma konusu. Türkiye, tabii ki kraldan çok kralcı değil ve ülke menfaatlerini koruma konusunda kararlı. Üstelik, Filistin'de instagramıı engelleyecek teknoloji de yok. O nedenle bu konudaki düşünceler havada kalıyor.

 İnstagram yönetimi, Türkiye Cumhuriyeti devletinin aldığı kararlara duyarsız kalmasın.  Örneğin, bir temsilcilik açmıyor. Ülkemizde aldığı reklam gelirlerinden pay vermiyor, kazancından vergi ödemiyor. İnstagram yönetimi bugünkü tavrıyla, "hep bana, yalnız bana" diyor.

 BEN YAPTIMLA OLMAZ

BTK'nın kapatma gerekçesinde "katalog suçları" gösteriliyor. Yetkililerin, o katalog suçların ne olduğunu açıklaması ve instagram yönetimi ile görüşerek, sorunu çözmesi gerekiyor. VPN ile yapılan bireysel çözüm arayışlarında, hesapların çalındığı veya silindiği anlaşılıyor.

 İnstagramı kapalı Türkiye'de, Anayasa Mahkemesi ile Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı arasındaki "güç savaşı" hoş karşılanmıyor. Ulaştırma Bakan Yardımcısının "kendi sosyal medyamızı kuracağız" açıklamasının da halkta ve teknoloji dünyasında bir karşılığı bulunmuyor. "Ben yaptım oldu" tarzı emri vakiler, maddi ve manevi büyük kayıplara neden oluyor. Türkiye'nin hukuksal güvenirliliği tartışılıyor, itibarı zedeleniyor, refahı kayboluyor, bedelini de yoksul halk ödemek zorunda kalıyor.

Türkiye ekonomisi instagram kapatma kararıyla  yara aldı. İnstagram konusu inatlaşarak çözülemez.