Kıbrıs ne ayak beyler?..

Şimdi size bir şey soracağım…

Antalya’da 3 gazeteci, neredeyse her seçim, KKTC’ye gidip neden orada bir propagandanın aracı olur?..

AKP yanlısı adayı neden desteklerler?..

AKP’nin kazanmasını istediği adayı över, karşındaki adaya neden ağır cümleler kullanırlar?..

Antalyalı bir gazeteci, KKTC’ye kumar oynamaya gidebilir, yılbaşını orada bir otelde geçirebilir.

Veya, yaz tatili için adanın en güzel kumsalındaki bir oteli seçebilir.

Bunu anlarım da bu 3 gazeteci neden her seçimde işi gücü bırakıp orada seçimi izler veya köşesinde bu seçimleri konu eder, sosyal medyasında AKP iktidarının desteklediği adayı göklere çıkarır?..

Neden?.. Neden?.. Neden?..

Bunlardan biri, bu köşede arada sırada isminden bahsettiğim, öz be öz Alanyalı Mehmet Ali Dim…

Alanya’da babasından kalma bir gazetesi var.

Bir de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın himayelerinde kurduğu Küresel Gazeteciler Konseyi’nin (KGK) başkanı beyefendi…

Kıbrıs siyasetinin en hevesli gazetecisi o…

Kendi gazetesi, kendi yerel TV’si yetmiyormuş gibi bir de ulusal kanallara çıkıp Kıbrıs politikasıyla ilgili yorumlar yapıyor.

Ama yaptığı tüm yorumların hep tersi çıkıyor.

Misal; ‘Yaptığı mitingdeki kalabalık, Ersin Tatar’ın kazanacağı yönünde bir işaret’ diyor.

Misal; “İki aday arasında büyük fark yok” diyor.

Ama Tatar 38.8, Erhürman ise 62.7 oy alıyor.

Neredeyse iki katı…

Misal; “Federasyon modeli halkın büyük bir kesimi tarafından desteklenmiyor” diyor, halk bu fikri ortaya atan adayı cumhurbaşkanı seçiyor.

Bir gazeteciler örgütünün başkanı, gazetesinin birinci sayfasında açık açık, Ersin Tatar’a destek için adaya gittiğini yazar mı?..

O yazmış...

Ve, şöyle bir tehlikeli cümle kullanıyor yazının bir yerinde:

“Rum tarafına yakın duranlar Erhürman’ı destekliyor”

Adam, iktidardan nemalanıyor, onların borusunu çalıyor.

Sana ne Kıbrıs’tan?..

Varsa bir hevesin, sen git kumarını oyna, gel…

Yoksa, kal Alanyanda ilçenin sorunlarını yaz…

Bir de bu arkadaşın bir kankası var.

O da Alanyalı…

Antalya’da yerel bir internet sitesi olan Mevlüt Yeni…

Ve o da açık açık Ersin Tatar’ı destekleyen mesajlar atmaktan çekinmemiş…

Seçim günü sosyal medyasına yazmış…

Demiş ki;

“5 yıl önce bugün Ersin Tatar bir başka Rum yanlısı federasyoncuyu sandığa gömmüştü. Bakalım bugün tarih tekerrür edecek mi?”

Bu ikilinin gözünde AKP’nin desteklediği Ersin Tatar’a rakip olmak, Rum yanlısı olmayla eş değer demek ki…

Bu arkadaş da KKTC siyasi ile çok ilgili…

Hatta bir ara KKTC’li bir bakanın danışmanlığı yapmış, uzun süre adada kalmıştı.

Geçtiğim Eylül ayında Demokrat Parti’nin olağan kongresi için KKTC’ye gitmiş, oradan sitesine bir yazı kaleme almıştı.

Bakın ne demiş o yazısında;

“Ada da kaldığım süre içinde seçmenin nabzını da tutma imkanım oldu. Gördüğüm dinlediğim bir kesim var tıpkı Türkiye’deki Erdoğan karşıtlığı gibi, ‘Ersin Tatar gitsin de kim gelirse gelsin’ diyor. Bir başka kesim ise ‘Ersin giderse Kıbrıs Türk’ü felakete gideriz’ diyor.”

Ve, o yazısının sonuna şu cümleyi sokuşturuyor:

“KKTC’li seçmen Tufan Erhürman’ı Türkiye karşıtı bir lider olarak görüyor.”

Bir de bu ikiliye sonradan katılan Antalya’da yerel medya sahibi Murat Çiçek var.

O da seçim günü KKTC’de bulunuyor ve paylaşımları ilginç…

Çiçek, Ersin Tatar’ın, ‘Karar net, devlete evet, federasyona ret’ yazılı seçim afişini ve seçim videosunu sosyal medya hesaplarından paylaşıyor.

Seçimin ardından boynu bükük sessizce Antalya’ya dönüyor.

Bu üçlünün Ersin Tatar lehine yaptığı ittifak, birlikte oluşturduğu voltran neyin nesi, kimin fesi?..

Neyin karşılığında?..

Bu üçlüye, “Adaya gidin Ersin Tatar’ı destekleyin, diğer adayı yerden yere vurun” talimatını kim veya kimler verdi?..

Bu yazıyı okuyan sizler, bu üçlünün kendi iradeleriyle Ersin Tatar’ı desteklediğine inanıyor musunuz?

KKTC’de gerçek gazetecilik yapanlar, Türk büyükelçisinin Ersin Tatar lehine çalıştığını ve ‘Persona non grata’ yani istenmeyen kişi ilan edilmesini istiyor.

Ben olsam, varsa bir “İstenmeyen kişi” listeleri, seçimde Ersin Tatar’ı desteklemek için adaya giden Yavuz Bingöl’ü ve bizim üç kafadarın isimlerini de eklerim.

Hem adadakilerin kafası rahatlar, hem de siyasi destek için zırt pırt KKTC’ye gitmelerinden rahatsız olan eşleri mutlu olur.