Kılıçdaroğlu pişmiş aşa su kattı...

CHP’de aday adayları meydana çıktığında Ak Parti’de adayın ‘A’sı konuşulmuyordu.

Ama gelin görün ki, Ak Parti büyükşehir adayını CHP’den önce açıkladı.

Aday açıklamasının eli kulağında, ha bugün, ha yarın derken, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu pişmiş aşa su kattı ve yeni bir kriter getirdi.

Antalya İş Adamları Derneği yöneticilerinin TBMM'de ziyaret ettiği CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Antalya Büyükşehir ve ilçe belediyeler için kriterlerini sıralarken, turizm başkenti Antalya’yı turizmi bilen birinin yönetmesi gerektiğini söyledi.

Haydaaaa…

Yumurta kapıya dayanmışken, adaylık başvuru süresi de bitmişken, nereden çıktı şimdi bu?..

Elde var 4 aday adayı ama aralarında turizmci yok…

Biri avukat, diğeri doktor, öteki kağıt işiyle uğraşan başarılı bir işadamı, son aday adayının da siyaset yapmadan önceki mesleği şoförlük…

Zorlasan turizmci çıkar mı?..

Bence çıkmaz…

Asıl mesleği şoförlük olandan belki… Antalya-Kemer arasında minibüsüyle gidip gelirken, yoldan turist aldığı, yabancı dilde iki kelam ettiği mutlaka olmuştur.

Eğer aday o olursa, ‘Turizmci’ kriterini buradan tutturmuştur deriz.

Kemal Kılıçdaroğlu 24 Haziran öncesi Cumhurbaşkanı adayı kriterini de açıklamıştı. Sonradan Muharrem İnce’yi getirip aday göstermişti…

O kriterleri neydi?

Bir başarı hikâyesi olacaktı… Muharrem İnce siyasetçi… Başarı hikayesi nereden olacak?.. Tabi ki siyasetten… Genel başkanlık yarışında hem Deniz Baykal’a, hem Kılıçdaroğlu’na yenilmişti… Bir başarı hikayesi yoktu yani…

Diğer kriter neydi?..

Ekonomiyi bilecekti… Muharrem İnce fizik öğretmeniydi… Bunu da meydanlarda defalarca söyledi…

Son kriteri neydi Kılıçdaroğlu’nun…

Polemikçi olmayacaktı… Rastgele bir CHP’liyi çevirin. “Bana CHP’de iki tane polemikçi isim say” diye sorun, Muharrem İnce açık ara birinci olur…

Mevcut Antalya aday adaylarına sesleniyorum;

Onun için turizmci kriterine falan takılıp üzülmeyin, aday olarak sizden iyisini mi bulacaklar…

***         ***       ***

GÜNÜMÜZ GAZETECİLERİ

Bir gazeteci facebook’ta yazmış;

“son dakika... arkadaşlar sabah Ankara'da bir isimle bir telefon görüşmesi yaptım. Ve artık (….) Bakanımız (….) Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na Ak Parti'nin adayıdır. Hayırlı olsun. Kesinlik kazandı. Bize düşen artık dualarımızla Sayın (…..)’ye destek olmaktır.”

Not: Ben bilerek ismi çıkarıp (…..) yazdım…

Bir başka gazeteci de aynı gün yine Faceebok’ta şöyle döktürmüş;

“(….) Belediye Başkanı (….) yaptığı projelerle adeta gaza bastı. Ne diyelim… ‘Başın sıkışırsa dara, (….) başkanı ara diyor halkımız”

Bakın, bunlar öyle günlerce aranmış bulunmuş mesajlar falan değil… Aynı gün alt alta üst üste yazılmış mesajlar…

Girin sosyal medyaya, yalakalık diz boyu…

Bu mesajların altına yazılanlar da, tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş misali…

Adam gazetecinin paylaştığı mesajın altına ne yazmış bakın; “Abi helal olsun… Gerçek gazetecilik yapan ender kişilerdensin”…

Eeee, böyle başa, böyle tarak…