Sanatla şifa buluyorlar

Gülşen İnandık-Tülin Öztürk ikilisi Aydın Kanza Sanat Galerisi'nde hamur seramik çalışmasıyla üretilmiş üç boyutlu rengârenk çiçek tablolarını, keçe işleme sanatıyla üretilmiş çeşitli giysi, giysi üzeri aksesuarları ve dekoratif süs eşyalarını sanatseverlerin beğenisine sundu.

PROTEZ İLE AYAKTA DURUYOR

Diz ve dirseklerindeki protezle ayakta durabilen Gülşen İnandık, 'Ellerimde Gül Açtı' sloganıyla Expo 2016'nın sembolü olan şakayık çiçeğini hamuru şekillendirerek tablolaştırmış, Expo için ayrıca hamurdan hediyelik çiçek, kolye ve yaka rozeti üretmişti. İnandık'ın bu çalışmaları yerli ve yabancı konuklara hediye edilmişti, azmiyle takdir toplamıştı.

'KOLLARIM HAREKET KAZANDI'

Gülşen İnandık, yaşadıklarını "Eklem romatizması hastalığına yakalanınca iş göremez hale gelmiştim. Kimsenin yardımı olmadan yaşamak için mücadele etmek zorundaydım. Oklava ile hamuru açarken kollarımı, ellerimi, parmaklarımı günlerce zorladım, acı çekerek hareket kazandırdım, az da olsa iş yapar hale geldim. Bugünlerimi sanatıma borçluyum" dedi.

EVİNDE KEÇE ÜRETİMİ YAPIYOR

Emekli rehber öğretmen Tülin Öztürk de 2000 yılında bağırsak kanserine yakalandığını, halen tedavi gördüğünü, sanat çalışmalarıyla rahatladığını belirtti. Halk Eğitim Merkezi'nde açılan keçe kurslarına katılan Öztürk, kendisini geliştirdikten sonra evinde oturduğu yerde keçeden giysiler, giysi üzeri aksesuarlar, duvar panoları, hediyelik objeler üretiyor, internet üzerinden satışa sunuyor.

SANAT BENİM İLACIM OLDU

Sanatıyla şifa bulmaya çalışan Tülin Öztürk, emekli maşının bir kısmını ve keçe çalışmalarının satışından kazandığı parayla üç öğrenciye burs verdiğini söyledi. Öztürk, "Sanatım benim yeniden yaşama tutunmamı sağladı, bana can verdi. Acılarımı unutturuyor, hasta olmadığımı, gayet sağlıklı olduğumu düşündürüyor, yaşamdan zevk almamı sağlıyor. Keçe sanatı benim ilacım oldu" dedi.

Hamur seramik ve keçe çalışmalarının yer aldığı sergi 14 Eylül Cumartesi gününe kadar açık kalacak.