Antalyalı otel sahibi; '60 milyon lira rüşvet verdim'

Paranın 35 milyon liralık kısmını bir şirketin hesabına aktardığını söyleyen Ş.I., kalan 25 milyon liranın karşılığı olan doları ise kargo poşetleri içinde verdiğini iddia etti.

Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı, Manavgat Belediyesi ve bağlı kurumlarında görev yapan Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara, 6 belediye başkan yardımcısı, üst düzey yöneticiler, belediye çalışanları ve bazı iş insanlarının dahil olduğu rüşvet, yolsuzluk ve zimmete para geçirme iddiaları üzerine 7 Mayıs'ta soruşturma başlattı. Bu kapsamda 4 Temmuz'da 41 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. Gözaltına alınan şüphelilerden 6'sı savcılıktaki ifadelerinin ardından serbest kaldı. Aralarında CHP'li Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara'nın da bulunduğu 19 şüpheli tutuklanırken, 16'sı adli kontrolle serbest kaldı. Belediye meclis üyesi O.C. ve K.T., yapılan itiraz sonucunda tahliye edildi.

'KONTEYNERE ÇAĞIRDI'

Operasyon kapsamında tutuklanan iş insanı Ş.I.'nın Gündoğdu Mahallesi'nde inşa ettirdiği oteline ilişkin kendisinden rüşvet istendiği yönündeki iddialara, ek ifadesinde yer verdiği ortaya çıktı. Otelin yapımı için Aralık 2023'te belediyeden inşaat başlama ruhsatı aldıklarını, yapım sürecinde çeşitli taşeron firmalarla anlaşmalar yaptığını, bunlardan birinin de aynı operasyon kapsamında tutuklanan hafriyatçı Mesut Kara'nın şirketi olduğunu kaydetti. Mart 2025'te inşaatın bitiminin ardından iskan başvurusunda bulunduklarını ancak evrak eksikliği olduğunun söylendiğini öne süren Ş.I., evrakı tamamlayıp belediyeye teslim ettikten sonra Mesut Kara'nın kendisini arayarak inşaat alanındaki konteynere gelmesini istediğini iddia etti. Mesut Kara'nın kendisine 'Gelirken kimse görmesin' dediğini anlatan Ş.I., konteynere gittiğinde Niyazi Nefi Kara'nın yeğeni tutuklu sanık Hüseyin Cem Gül'ün de bulunduğunu söyledi.

'BU PARAYI BİZE VERECEKSİN'

Ş.I., ifadesinde şunları söyledi:

"Hüseyin Cem Gül iskan almam için taleplerini karşılamam gerektiğini, aksi takdirde işlerimin kesinlikle ilerlemeyeceğini söyledi. Bir kağıtta iş makinelerinin adet ve isimleri yazıyordu. Alt kısımda da '60 milyon lira' yazıyordu. 'Bu parayı bize vereceksin, bu parayla belediyeye iş makineleri alınacak. Ağa bu şekilde istiyor' dedi. Ben de 'Siz niye alıyorsunuz, gerekirse belediyeye alıp, bağış yaparım' dedim. Hüseyin Cem Gül de 'Biz bu şekilde çalışıyoruz, yoksa iskanı alamazsın' dedi."

'25 MİLYONUN KARŞILIĞI DOLARI ELDEN TESLİM ETTİM'

60 milyon liranın 35 milyon liralık kısmını Mesut Kara'nın şirket hesabına göndermesini isteyen Gül'ün kalan 25 milyon lirayı ise elden vermesini istediğini iddia eden Ş.I., parayı kendi uhdelerine geçireceklerini anladığını, batma korkusu nedeniyle teklifi kabul ettiğini öne sürdü. 26 Mart 2025'te Kara'nın şirketine ait hesaba 35 milyon lira gönderdiğini söyleyen Ş.I., "Aynı gün Mesut Kara'ya banka şubesi önünde kargo poşeti içerisinde ve bir çantada 25 milyon lira karşılığı olan doları elden teslim ettim. Hatta kargo poşetlerinin üzerinde ne kadar para varsa yazdım ve fotoğraflarını çektim. Bu fotoğrafları ibraz edeceğim" dedi.

'ÖDEMEYİ YAPTIKTAN SONRA İSKAN BAŞVURUSU ONAYLANDI'

Bu ödemeyi yapmasından 2 ay sonra hesabına para yatırdığı firma tarafından şirketine 36 milyon 109 bin liralık fatura düzenlendiğini kaydeden Ş.I., böylece verdiği paranın yasallaştırıldığını savundu. Ödemeyi yapmasından kısa süre sonra da iskan başvurusunun onaylandığını anlatan Ş.I., ayrıca Hüseyin Cem Gül'ün istemesi üzerine otelinin SPA işletmeciliğini de Gül'ün akrabası olduğunu öğrendiği İ.S.'ye devrettiğini kaydetti. Ş.I. ifadesinde kendisinden haksız yere para aldığını öne sürdüğü Mesut Kara, Hüseyin Cem Gül, Niyazi Nefi Kara ve oteline ait SPA'yı ücretsiz işleten İ.S.'den şikayetçi olduğunu beyan etti.

Mithat ABAKAN/MANAVGAT (Antalya), (DHA)-