Pusu...

Devlet Bahçeli’nin “erken seçim” çağrısı yaptığı grup konuşmasında, dikkati çeken iki nokta var bence.

İlki yerel seçimlerin, Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimlerinin ardından yapılması, ikincisi ise “Türkiye’ye pusu kuranların pusuda boğulması…”

Bahçeli, yerel seçimlerin her iki seçimden önce yapılması durumunda kutuplaşmalar yaşanacağını ve bu nedenle olası riskin kesilmesini ana amaç olarak belirtti.

Bu ifadenin Türkçe çevirisini bendeniz şöyle yaptım:

“Şayet yerel seçimlerde Cumhur ittifakı yerel yönetimlerde başarısız kalırsa bu hem Cumhurbaşkanlığı hem de Milletvekili seçimlerini olumsuz yönde etkileyebilir. Bundan kurtulmak için yerel seçimlerin en sona bırakılması gerekir.”

Bahçeli’nin dikkat çekici “pusu” ifadesi ise konuşma arasına sıkıştırılmış bir sözcük mü yoksa gizli bir endişeyi mi belirtiyor, işte bu biraz muamma.

Şöyle diyor:

“Sandık er meydanıdır, mertliğin kaynağıdır. Biz meydandan kaçmadık. Türkiye’ye pusu kuranları pusuda boğalım…”

Gizlenip saldırmaya hazır durumda beklemeye pusu deniliyor biliyorsunuz.

İyi güzel de, pusu kavramını her sıkıntının kaynağını dış güçlerin hain parmaklarında aramak gibi mi değerlendireceğiz?

Kimdir bu pusucular ve nerede konuşlanmışlardır?

Alınan bir istihbarat var mıdır, kaç kişidirler, dış ya da iç mihraklar mıdır?

Seçimler erkene alınmazsa pusucuları boğmak zorlaşacak mıdır?

Bunlar boğulmazsa güzide ülkemizin başına ne tür felaketler gelebilir?

Açıkçası derin bir merak içindeyim.