Dursun Gündoğdu
İbrahim Tatarlar…
Yazılarımı takip edenler kendisini daha önceden tanıyor.
Antalya’da mali müşavirdi…
Şimdi kaçak bir FETÖ’cü…
2019’da 6 küsur yıl hapis cezası almadan önce firar etmiş, Yunanistan üzerinden Hollanda’ya kaçmıştı.
Eşi ve çocuklarıyla birlikte orada yaşıyor.
Anası-babası sık sık ziyaretine gidiyor.
Türkiye’deki ablasını arıyor, kurban bayramını kutluyor.
Ablasını aramışken telefona eniştesini istiyor, onun da bayramını kutluyor.
Kim bu enişte?..
Dedim ya beni takip eden daha önceden biliyor bu enişteyi…
Enişte, Ak Parti Antalya İl Başkanı Ali Çetin…
Yani kaçak FETÖ’cünün eniştesi, iktidarı temsilen Türkiye’nin 5 büyük ilinden birinin en tepesindeki kişi…
İbrahim Tatarlar’ın il başkanının kayınbiraderi olduğunu sağır sultan duydu ama buna rağmen, il başkanlığı koltuğuna Ali Çetin’i ikinci kez oturttular.
Milleti, yok Bank Asya’ya oğlunun, kızının okul taksitini yatırdı, yok FETÖ’cüye selam verdi diye içeri atıp, yedi sülalesinin anasını ağlattılar ama terör örgütü üyeliği mahkemece tescillenmiş bir adamın eniştesini Antalya’da partinin başında tutmaya devam ediyorlar.
Bu resmen çifte standart…
Durup dururken bu meseleyi yine niye açtım?..
Anlatayım.
E be kardeşim, enişten büyük bir ilin il başkanı…
Senin FETÖ’cülüğün mahkemece tescillenmiş…
Madem kaçtın Hollanda’ya gittin, rahat dur de mi?..
Eniştene zarar verebilecekler işler yapma?..
Firari kayınçonun içine FETÖ kaçmış bir kere…
Kayınço coşmuş da coşmuş…
En son, Amerika’da ölen FETÖ elebaşısı için ağıtların yakıldığı bir anma törenin görüntüsünü paylaşmış.
Fethullah Gülen’in bu videosunu da ‘Bu adam benim hocam’ yazıp paylaşım yapmış.
Bir geri adım atmak yok.
Eniştem zarar görür diye bir düşüncesi hiç yok.
Gerçi enişte zarar görmüyor da…
Hatta enişte taltif ediliyor, koltuğunu koruyor.
Kayınço ise sosyal medyada bulduğu her mecrada FETÖ’cülüğünü dışa vuruyor.
Eylemlere katılıyor.
Türkiye’de soykırım yapıldığını söylüyor.
Avrupa’daki Türkiye aleyhtarı gösterilerden görüntü paylaşıp, “Türkiye'deki soykırımı durdurmak için AİHM önündeydik” diyor...
“Mağdurlar burada mahkeme nerede?” diye hesap soruyor, Türkiye’de birilerine parmak sallıyor.
Zaman zaman eylemci önlüğü giyip Türkiye aleyhtarı pankartlar taşıyor, Ak Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başında olduğu iktidarı acımasızca eleştiriyor.
Kaçak kayınço bugünlerde ise çok mutlu…
Vergi Danışmanlığı şirketi Holthaus Advies’ta staja başlamış…
“Mesleğime Hollanda'da yeniden başlamaktan dolayı çok mutluyum” demiş bir paylaşımında…
İşleri güçleri de iyi anlaşılan…
Eniştenin de işleri tıkırında Maşallah…
Hem il başkanı, hem iş adamı…
Yeni bir inşaat işine girmiş diyorlar.
Sayın il başkanı, yarın bu FETÖ’cülere de af falan çıkar, yaptığınız dairelerden birini de kayınçoya ayırırsanız fena olmaz yani…
- - -
ALİ TONGÜLÜS EFENDİ…
Muhalefeti acımasızca eleştirmeyi, özellikle de CHP düşmanlığını gazetecilik sanan zat-ı muhteremi buraya konuk etmek hakikaten hoş değil ama bazen de gerekiyor.
Antalya’da iktidar yandaşlığının nirvanasına ulaşmış biri…
Ben kendisini Ankara’da gazetecilik yaptığım yıllardan tanırım.
Artık gazetecilik falan da yapmıyor...
Sosyal medya hesaplarından sağa sola düşüncelerini, siyasi kinini kusuyor.
Çünkü gazeteciliğinin sadece ‘Gaz’ı kalmış onda…
O gazla da sallayıp duruyor.
Aslına bakarsanız ne yazdığı, çizdiği hiç umurumda değil…
Ama mesele Atatürk’e dayandığı zaman iş başka…
Özetle anlatayım;
Sosyal medyada bir kadın, “Çamlıca Tepesi’nde 63 bin kişilik cami, 3500 araçlık otopark, Yassıada’ya 1200 kişilik cami yapmanın mantığını anlayan var mı?” diye yazmış.
Altına da biri cevap vereceğim diye resmen s.çmış…
“Bir kişi için Ankara’nın en kallavi yerine 750 bin metrekarelik Anıtkabir inşa edip Keban Barajı’nın enerjisini oraya bağlamanın ve aylık 12 milyon lira masrafı olan 2 tabur askeri de boşuna orada esir etmenin mantığını çözünce soruna cevap vereceğim…”
Ali Tongülüs ne yapmış, ‘Helal olsun ne kapak olmuş’ notu yazılı halini kendi x hesabından paylaşmış.
Bunu eleştirenlere bir de cevap yetiştirmiş…
Ya kardeşim, hadi CHP’li belediyelere sataşıyorsun, vekillerine laf ediyorsun, onlar gıklarını çıkarmıyor.
CHP İl Başkanı Nail Kamacı gibi kendi partililerine kükreyip başkalarına karşı süt dökmüş kedi pozisyonuna bürünen birini bulmuşsunuz, partiyi dövüp duruyorsunuz.
Ama bu ülkenin kurucusuna, iki gram aklınla en azından ben laf söyletmem.
783 bin 562 km² toprağı düşman işgalinden kurtaran biri için 750 dönüm yerin lafını etme cüretini gösterenler, onları alkışlayanlar, birebir aynı büyüklükte alana, yani 750 dönüme sahip Külliye için niye gıkını çıkaramıyorlar?..
Ali efendi, gazeteciliğinin ‘Gaz’ı kaldı demiştim ya, o da bu paylaşımınla uçtu gitti, haberin olsun…
- - -
MERMERLİ PLAJI NE İŞ?
Antalya Valiliği, hazır işleyen bir plajın işletmecisini çıkarıp alanı 80 milyon liraya restore ediyor, biz devletin şirketi işletecek millet daha ucuza denize girecek derken, başka bir işletmeciye kiraya verdiğini öğreniyoruz.
Sonra da kişi başı 1000 TL’lik giriş ücreti ile karşılaşıyoruz.
Valilik, tepki üzerine, ‘Evet fazla olmuş, işletmeciyle görüştük, 500 TL’de indirdi’ türünden bir açıklama yapıyor.
500 TL bile fazla…
Neyse, ben işin farklı boyutundayım.
Valilik, burayı hangi şartlarda o özel işletmeye verdi?..
İhale yapıldı mı?..
Yıllık kira bedeli ne?..
Ben sayın valiyi sevmeye başlamıştım.
Parti farkı gözetmeksizin açılışlara katılıyor, kimsenin sözüyle hareket etmiyor diye…
5 yıldızlı bir valiydi gözümde…
Şimdi içime kurt düştü…
Acaba, işletmeciyi plajdan çıkar, restore et ve başka bir işletmeciye kiraya ver yöntemini kim önerdi kendisine?..
Bu uygulamayla bir yıldızı gitti sayın valinin, geriye kaldı 4 yıldızı…
![]() ![]() |
![]() |
![]() Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |