Öyle günlerden geçiyoruz ki rüyalarım bile kabusa dönüştü. Sabah uyandığımda kafam kazan gibi gece gördüklerimi düşünüyor, içinden kendimce mesajlar almaya çalışıyorum. İşte beni etkileyen bir rüyamı sizlerle paylaşmak istedim. Kırılan bir vazo bakın bana neler anlattı.!
Rüyamda bir cam vazo kırıldı. İçinde güller vardı, üzerinde bir isim… O ismin yanlış kişiye görünmemesi için vazoyu yere attım. Cam tuzla buz oldu. Uyandığımda düşündüm: Belki de o vazo sadece bir eşya değil, hayatın ta kendisiydi. Hayat da tıpkı cam gibi… Bir yanıyla şeffaf, içini gösteren; diğer yanıyla en ufak darbede kırılacak kadar hassas. Bizler de çoğu zaman kırılmamak için kendimizi saklıyor, duygularımızı gizliyor, hatta hayata küsüp içimize kapanıyoruz. Ama gerçek şu ki hayat, küsülerek geçmiyor ve bir şeylere küsecek kadar da uzun değil.
Bugün ülkemize, gündemimize bakınca da aynı tabloyu görüyorum. Ekonomik sıkıntılarla boğuşan insanlar, her gün biraz daha ağırlaşan geçim derdi, işsizlik, adaletsizlik… Çoğumuzun sabrı sınanıyor. Hayat sofrasında koca bir yılbaşı hazırlığı beklerken, önümüze bazen tek bir tabak ve bir parça meyve konuyor. İnsan emeğinin karşılığını bulamayınca, çabası boşa gidiyormuş gibi hissedince hayata küsmemesi kolay mı?
Ama işte tam da burada rüyanın bana söylediği şey geliyor aklıma: Kırılmak son değil. Bazen kırılan camdan ışık sızar. Bazen parçalanan bir şeyin içinden yeni bir şekil çıkar. Yeter ki sabrımızı, emeğimizi, yeniden toparlanma azmimizi kaybetmeyelim.
Belki de bu zor zamanların öğretisi şudur: Dayanmak sadece sessizce katlanmak değildir; yeniden ayağa kalkabilmek, yeniden kurabilmek, yeniden umut edebilmektir.
O yüzden kırık bir vazoya bakarken artık sadece kaybı görmüyorum. Aynı zamanda sabrı, direnci ve yeniden doğma gücünü de görüyorum.
Ve buradan size, okurlarıma sesleniyorum: Gelin kırıklarımızı birlikte onaralım. Çünkü her birimizin hayatında bir cam vazo kırıldı. Ama biz istersek, o parçaları bir araya getirip yeni bir şekil verebiliriz.
Kırıklarımızı ışığa çevirmek elimizde. Her kırık, yeniden doğmak için gizli bir fırsattır. Kırıklarımızı saklamayalım; çünkü bazen en güzel ışık, tam da o çatlaklardan sızar.
Cam vazolar kırılır, sofralar dağılır, insanlar yorulur… Ama sabır varsa, umut da vardır.
“Belki de hayatın sırrı budur: Kırılmadan tamamlanmak, sabretmeden güçlenmek mümkün değildir.”
“Unutmayalım; cam kırılır, hayat kırılır, insan kırılır… Ama sabırla ve umutla her kırık yeniden ışığa dönüşebilir.”
Güzel, mutlu, sağlıklı bir haftaya merhaba demeniz dileklerimle…
![]() ![]() |
![]() |
![]() Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |