Bu süreçlerdeki ciddi aksaklık sonucunda da bu durum sonlanmakta ve organizma artık hayata devam etmemektedir. Binlerce yıldır tıbbın gelişimi ile bu süreçlere müdahale ederek bu aksaklıkları onarma ve düzeltme cabası ölümsüzlük bulunana kadar devam edecek gibi görünüyor. Peki ya ölümü isteyenler bu isteklerini başkaları aracılığıyla gerçekleştirebilir mi?
Tıbbi literatürde ötenazi denilen kavram; tıbbın elinde bulundurduğu olanaklarla iyileştiremediği ve nitelikli bir yaşam da sağlayamadığı hastaların yaşamlarının, içinde bulundukları belli koşullarda ve biçimde sona erdirilmesi olarak tanımlanmaktadır. 1970’li yıllardan sonra birçok ülkede ötenaziyi destekleyen, bu alanda bunu yasal süreçlerle uygulanabilir kılan birçok grup ve ekol ortaya çıkmıştır. Peki neden bazı insanlar yaşamak varken kendilerini öldürmeyi, öldürürken tıbbın imkanlarından faydalanmayı tercih etmektedir?
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 17. Maddesi: ‘Herkes yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir. Yaşama hakkı, bütün hakların temelidir. Savaş, sıkıyönetim ve olağanüstü hallerde dahi durdurulamaz, yok edilemez.’ Der. Yaşam hakkı bütün haklardan önde tutulmuştur. Bu hakka tamamen zıt gibi görünen ancak içinde bir bütünle düşünce özgürlüğünün getirmiş olduğu yaşamama hakkı diye kısaltabileceğimiz ötenazi kavramı ülkemizde yasal süreçler içinde sayılmamaktadır. Günümüz tıbbının tedavi edemeyeceğini öngördüğü, ciddi ağrılarla hayat kalitesini gün geçtikçe kısaltan ve giderek kötüye giden kanser hastalarında sıkça karşılaştığımız ölüm gerçeğini hızlandırma talebi birçok felsefik ekol tarafından doğruluğu yıllardır tartışılan bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır.
Hasta hakları yönetmeliği Madde 13 der ki: ‘Ötenazi yasaktır. Tıbbi gereklerden bahisle veya her ne suretle olursa olsun, hayat hakkından vazgeçilemez. Kendisinin veya bir başkasının talebi olsa dâhil, kimsenin hayatına son verilemez.”
Ötenaziyi savunan bireyler için başkalarının ölüm taleplerini onların zihinlerinin nöronal bağlantılarını ve biyokimyasal süreçlerini detaylı incelemeden tanrıyı oynayarak değerlendirmek bir hayli zor görünmektedir. Zihnin denklemi bazen hayatın realitesinden çok daha fazlasını içerir…
Yüksek Sağlık Hukuku Derneği Başkan Yardımcısı
Dr. Ömer Faruk İŞLEYEN
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
|
||||||||||||
Koç 21 Mart - 20 Nisan
|
||||||||||||
|
||||||||||||
|
||||||||||||