Piyanist ve besteci Fazıl Say, kültür-sanat dünyasında yaşanan sansür tartışmalarına ve Filistin’de sivillere yönelik katliamlara ilişkin çarpıcı bir açıklama yaptı. Sanatın doğası gereği çoğulcu, özgür ve insan yaşamından yana olması gerektiğini vurgulayan ve Gazze'de yaşanan soykırıma ses çıkartmaları gerektiğini ifade eden Say, “Şu piyano tuşlarına o Gazze'li çocuk hayatı boyunca oturmayacak çünkü öldürdünüz. Kim bilir belki de hepimizden daha iyi o çocuk çalacaktı? Ne bir gelecek, ne eğitim — hiçbir fırsatı olmadan öldü gitti. Sesinizi çıkarın... bir şeyler yapın...” ifadelerini kullandı.
İşte Fazıl Say'ın o açıklaması:
"Kültür sanat camiasında talihsiz sansürler yaşanıyor, sansüre oldum olası karşıyım, bazı kurumların "tepki beklediği" sert uygulamalar olabilir; bu ama yanlış yöne gidecektir, yanlış anlaşılacak ters tepecektir. Filanca müzisyenin konserini iptal ederek, onu suçlayarak, ırk, dil, din, vatandaşlık gibi kavramların içinde yok ederek bu tepki doğru dile gelmez.
Kendim Filistinli sivillerin katledilmesine karşı durmuş olduğum için sansür yemiş biriyim, ve bildiğinizden çok daha fazla. Çok daha ürkütücü. Çok daha yalnız...
Birbirimizi anlamalıyız, kültürü de, kültürün varoluş sebebini de anlaşılır kılmalıyız. Tarkovski güzel söylemiştir:
"dünya mükemmel olmayacağı için sanat var".
Bu hepimiz için geçerli, tüm insanlar için geçerli.
Batılı toplumlar, bu yıllardaki doğu–batı düşmanlığından bezmeye başladılar; bazı şeyleri anlama aşamasındalar ve Filistin konusundaki haksızlıkların farkındalığına varmış durumdalar. Evet, İsrail'e büyük bir tepki var.
Ama kültür sanat camiasında hissedilir bir değişiklik yok; onlar daha geriden geliyor, belki de öyle istiyorlar... Bu sadece güçten yara oldukları için mi, ya da başka faktörler mi var, göreceğiz.
Herkese açık, herkese eşit bir anlayışı sergileyemiyorlar; adil olamıyorlar, "her insan eşittir" diyemiyorlar. İnsan hakları birinci kanunu olan "insan onuru dokunulmazdır" kavramını bile kaale almıyorlar, hatta çoktan unutmuşlar...
Bence bu durum, dünyadaki kültür-sanat camiası için kötü bir durumdur. Bu şovenist, tekdüze, tek...
Bu şovenist, tekdüze, tek gözlükle bakan, sadece görmek istediğini gören, kötü bir ayrımcılıktır özünde.
Yahudilere "soykırım yapıldı" diye, 60 yıl ardından Yahudilerin bir soykırım yapması desteklenemez; desteklenmek zorunda kalınmamalıdır. On binlerce Filistinli sivilin ölmesine göz yumulmamalıdır. Siyasi olarak bunun aklı başında bir yolu olmalıdır; her tarafı koruyan bir çare vardır. İnsanlardan yana olunmalıdır. İnsan yaşamından yana olunmalıdır; çok basit bir deyişle "yaşamaktan yana olmak", ölmekten yana olmak değil...
Yaşatmak ne büyük erdem halbuki...
Dönem ruhu olarak zor bir aşamadayız; şunu dersek sağ taraftan, bunu dersek sol taraftan yumruk yiyeceğimiz bir aşamadayız. Ve Batı'da gerçek hislerimizi, samimi düşüncelerimizi açıkça dile getiremeyeceğimiz bir konumdayız — korkuyoruz, ömür boyu sansür yemekten.
Ve korkmakta haklıyız; bunca yılın emeğini de yok etmelerinden. Bunun adı düşünce özgürlüğü değil; bunun adı demokrasi filan değil.
Anlamaları için basit bir örnek verelim:
Sevgili konser izleyicisi;
Şu piyano tuşlarına o Gazze'li çocuk hayatı boyunca oturmayacak çünkü öldürdünüz. Kim bilir belki de hepimizden daha iyi o çocuk çalacaktı? Ne bir gelecek, ne eğitim — hiçbir fırsatı olmadan öldü gitti.
Şu orkestradaki şu keman iskemlesine, o Gazze'li beş yaşındaki çocuk belki oturacaktı; belki o da çok yetenekliydi?
...hayır, oturamayacak; çoktan öldü. Zaten bir geleceği yoktu; bir geleceği olmasına fırsat bile tanınmadı.
Şu salonda, şu dinleyicilerdeki, şu ön sıradaki koltuğa o Gazze'li çocuk ileride bir gün belki bilet alıp konser dinleyecekti; bu bile mümkün olmadı, öldü gitti zaten.
Hiçbir geleceği, hiçbir eğitimi, hiçbir kültürünün olmasına fırsat zaten tanınmamıştı; hayata boyunca bir açık hava hapishanesinde çürüyüp giderken kafasına bombalar atıldı zaten.
Peki:
Bunun kime, ne faydası var? Kimin için iyi bu? Sizin için çok mu iyi bu sayın Batılı aydınlar? Mutlu mu oluyorsunuz bunu görünce? "İyi ki öldü" mü...
"İyi ki öldü" mü diyorsunuz? Ha pardon, o konuda susuyorsunuz; peki içinizde ne geçiyor? "On binlerce çocuk iyi ki öldü" mü diyorsunuz?
Buna inanmak istemiyorum. Ama gerçekçi olun.
Tüm bu kurumların çok daha çoğulcu yaklaşmasını, çok daha her insandan yana, hür ve özgür düşünceden yana olmalarını görmek isteriz. Sesinizi çıkarın... bir şeyler yapın...
(Odatv.com)
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
|||||
|
|
![]() Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
![]() |
||||||||||||
|
||||||||||||
![]() |
||||||||||||
![]() Koç ![]() 21 Mart - 20 Nisan
|
||||||||||||
![]() |
||||||||||||
|
||||||||||||
![]() |
||||||||||||
|
||||||||||||
![]() |