Antalyadayız… Lara’da tatildeyiz. Yazıma tam başladım telefonum çaldı. İstanbul’dan gazeteci dostum arıyordu. O şimdi emekli. Gazetelerde, dergilerde yazı işleri müdürlüğü, yayın yönetmenliği yaptı. Cumhuriyet ekolünden… Tarih bilgisi sağlamdır. Kitap kurdudur. Almanca’dan Türkçe’ye birçok kitabın çevirmeni. Dünkü yazımı okumuş. Kısa bir hal hatırdan sonra Fransız tarihçi Fernand Braudel ve ünlü eseri ‘Akdeniz ve Akdeniz Dünyası‘ adlı eserinden bahsetti. İlk kez 1949’da yayınlanmış.
* * * *
Akdeniz havzasının tarihini merak edenlere tavsiye etti. Tarihçinin adını duymuştum ama ben de okumadım. Okuyanlarınız vardır mutlaka… İnternette Braudel ve eserlerinden bahseden yazıların haddi hesabı yok. Annales Okulu temsilcisi… 1929 yılında kurulan Annales Okulu, kendinden önceki anlatı tarihine karşı çıkan bir akım… Bir tarihsel aktörü anlayabilmek için yaşadığı dönem ve koşulları da incelemenin gerekliliğini savunuyor. Mantıklı bir yaklaşım. İlber Hoca ne diyor acaba bu konuda ?
* * * *
Braudel 20. Yüzyılın en önemli tarihçilerinden biri kabul ediliyor. Eserinde, Akdeniz bölgesindeki ekonomi, siyaset ve kültür gibi faktörleri ele alıyor. Her tarihçinin en doğru ve gerçek bir tarih yorumu yaptığını iddia edebilmek mümkün değil tabii. Ama kişinin okuyup kendisinin değerlendirmesi en iyisi… Gazeteci dostum da zaten tavsiye etti meraklılara… Akdeniz konusunda kült esermiş…Benden hatırlatması…
* * * *
Tatildeyiz ya biraz da bu günleri hatırlatacak anılardan bahsedeyim. Her gün kumsalda epey yürüyoruz. Bazen doğuya, ama genelde batıya… Önceki gün baktım uzakta biri elinde metal detektör, kulaklık, saplı elek… Kumsalda metal eşya arıyor. Selam verip ‘Kolay gelsin‘ dedim. Yıllardır bu işi yapıyormuş. Elindeki alet Fransız malı. 60 bin liraya almış vaktinde. Değerli madeni eşya, para vesaire arıyormuş. ‘Buluyor musun bari‘ diye sordum. ‘Allah bereket versin, geçiniyorum‘ dedi. Ama hemen ekledi. ‘Aman Halit abi methetme bu işi… Herkes işi gücü bırakıp buraya gelir. Zaten 5-6 kişi daha var‘ dedi…
* * * *
Aleti ve kulaklığı bana verdi. Biraz denedim ama kısmetime bir şey bulamadım… Hep anlatılır. 1800’lü yıllarda ABD’de Kaliforniya‘da altına hücum furyası başlamış. 24 Ocak 1848’de marangoz James W. Marshall, dere yatağında altın bulmuş. Önce bunu bir sır olarak saklamaya çalışmışsa da, altın dedikoduları kısa sürede yayılmış. 5 bin kadar nüfuslu kasabanın nufusu 50 bine dayanmış. İşin ilginci altın aramaya gelenler dışında herkes zengin olmuş. Çünkü kasabada altın yokmuş. Ama bir umutla yola çıkanlara ilk başta kazma kürek satanlar. Sonra insanlara yiyecek, çadır, kıyafet satanların hepsi zengin olmuş. Bu da öyle hesap mı? Alet satanlar mı zengin oluyor galiba ?
* * * *
Evvelki gün de yürüyoruz. Baktım ilerde üç dört kişi plajdan denize olta atmış bekliyor. Olta kıyıdan olsa olsa 5-6 metre ilerde. ‘rasgele‘ dedim. Balıkçılardan biri emekli bir Ukraynalıydı… Çat pat Türkçesiyle ‘Balık yok‘ dedi. Kovaları boştu. ‘Mırmır‘balığı tutuyorlarmış ama bugün yokmuş, balık/balıklar şaşırıp kıyıya yaklaşırsa tutuyorlarmış. İnandım mı? İnanır gibi yaptım. Tedirgin de oldum. Niye derseniz ? Biri oltayı uzağa atmak için öyle savuruyorduki sormayın…
* * * *
ODTÜ’de Sinoplu bir arkadaşım anlatmıştı. Babası balıkçılarından arkasından geçiyormuş. Balıkçı arkasına bakmadan oltayı öyle savurmuş ki iğnelerden biri rahmetli babasının kulağına takılmış. Şimdi rahmetli olan babasını hastaneye götürüp iğneyi zor çıkarmışlar. Biraz ilerledik. Baktım biri işi büyütmüş, olta yerine ağ atıyor. Balıkçı değilim ama kıyıda ağ atanı da ilk kez gördüm. Ona da ‘rasgele‘ deyip takılmadan yürüyüşe devam ettik… Bize göre biraz değişik şeyler gördük vesselam…
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
|
||||||||||||
Koç 21 Mart - 20 Nisan
|
||||||||||||
|
||||||||||||
|
||||||||||||