Yoksulluk büyüyor, gençler geleceksiz bırakılıyor, adalet zedeleniyor. Pazarda halk kuru ekmeğin hesabını yapıyor.
Ama unutulmamalı: Tarih defalarca kanıtladı ki; sandığı gasbeden, adaleti çiğneyen, yolsuzlukla halkın ekmeğini çalan iktidarlar eninde sonunda yenilir.
Gerçek iktidarın sahibi halktır. Ve halk isterse, hesabı mutlaka sorar.
YANIK İZLERİ DEĞİL, UTANÇ İZLERİ
Konya’da 3,5 yaşındaki bir çocuğun vücudunda sigara yanıkları…
Düşünün: Daha konuşmayı yeni öğrenmiş, oyuncağıyla oynayacağı yaşta bir evlat, işkenceye maruz bırakılıyor. Annesinin sevgisiyle sarılıp korunması gerekirken, annesinin eliyle en büyük ihanete uğruyor. Bu yanıklar sadece o çocuğun bedeninde değil, hepimizin vicdanında açılmıştır.
Her bir iz, adaletin eksikliğini, denetimin yetersizliğini, cezasızlığın yarattığı pervasızlığı haykırıyor.
Bir çocuk “feryadı ile gel beni kurtar!” diye ağlıyorsa, o evin duvarlarını değil, toplumun kalın duvarlarını da yıkıyor aslında. Çünkü o ses hepimize ulaştı. Ve biz sustuğumuz sürece, bu utanç hepimizin sırtında taşınacak. Gece saatlerinde ağlamasından endişe duyan komşular, durumu polis ve sağlık ekiplerine bildirdi.
Hastanede yapılan kontrollerde küçük çocuğun vücudunun çeşitli yerlerinde sigara söndürüldüğü, kollarında ve yüzünde darba bağlı morluk olduğu, popo kısmında ise sıcak suya bağlı yanık izlerinin olduğu tespit edildi. Emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildikleri adliyede tutuklandı. Küçük kız ise Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından korumaya alındı.
Çocukların çığlığı, geleceğin öfkesidir. Ve unutmayın: Halk, çocuklarının canı söz konusu olduğunda, makamların bütün zırhını paramparça eder.
Ne yazık ki biz de çocuklara yapılan istismarlar bitmek bilmiyor
Bir toplum düşünün göz göre göre masumiyetini kaybediyor, çocukların kahkahaları yerine çığlıkları yükseliyor. Üvey babanın utanç verici itirafları, parklarda pusuya yatan karanlık ruhlar, öz evladına tuzak kuran babalar, torununa el uzatan dedeler ve toprağın altından çıkan küçük beden…
Bunları yazarken bile midem bulanıyor, insanlığımdan utanıyorum. Bu yaratıklara baba demek, insan demek mümkün mü? HAYIR…
Bunlar sadece haber değil, bu toplumun kalbine saplanan hançerdir ve biz her gün bu hançerle yaşıyoruz.
Soruyorum size; Biz ne ara vicdanımızı bu kadar susturduk? Ahlak dediğimiz şey, yalnızca kitaplarda kalan bir kelime mi oldu?
Çocuklarına sahip çıkamayan bir toplum, geleceğine nasıl sahip çıkabilir ki?
Ama bizler susmayacağız, onların çığlığı bizim vicdanımızdır ve bizlerin görevi bu utanç karşısında gözümüzü kapatmamak sesimizi ve çığlık seslerini kısmamaktır…
Masumiyet, her toplumun en değerli hazinesidir, kaybolmasına izin vermemeliyiz…
![]() ![]() |
![]() |
![]() Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |