Mevlana’nın dediği gibi, ‘’ İnsanın değeri, başkalarına verdiği değerle ölçülür’’ Ne yazık ki sabahın köründe yapılan operasyon, insanlığa ve sanata verilen değeri sorgulatıyor …
Sabahın köründe evlerinden sözüm ona ifadelerine başvurulmak üzere alınan ünlü isimler bu şekilde mi alınmalıydı? Hâlâ suçları kanıtlanmamış sanatçılar, halkın sevgisini kazanmış, hayatlarını sanata adamış insanlar, televizyon ve sosyal medyada adeta cezalandırılır gibi afişe edildi. Peki, bunlar normal mi? Suçlu olup olmadığı henüz kanıtlanmamış kişiler, böylesine halka açık bir şekilde küçük düşürülerek cezalandırılıyor gibi gösterildiler. Gözaltına alınanlar suçlu mu belli bile değilken, ne yazık ki sorgu merkezine götürülüş biçimleri, insanlığa ve sanata verilen değerin ölçüsünü bir kez daha düşünmemizi gerektirdi.
Bu, sadece bir hukuk meselesi değil; aynı zamanda toplumsal algının da tartışılması gereken bir boyutu. Hukuk ve vicdan en az insanlar kadar korunmalı; yoksa bir toplum kendi değerini kaybetmeye mahkum olur.
İçlerinde yeni anne olan bir sanatçımız var. Sabahın erken saatlerinde evinden alındığı için bebeğini emziremediğinden polislerden süt pompası isteyerek bebeğine göndermek zorunda kaldı. Oysa içici olmak gibi, toplumsal olarak farklı değerlendirilen durumlar bile suç sayılmıyor. Peki neden bu kadar sevilen sanatçılarımız böyle bir şekilde, halkın gözü önünde küçük düşürüldü?
“Yeni annelerin sabahın köründe evlerinden alınması, hukukun değil medyanın adaleti olur.”
Öte yandan, gerçek tehlike oluşturan çocuk tacizcileri, kadın katilleri, hayvana şiddet uygulayıp öldürenler ve sokakları dehşetle dolduran suçluların yüzleri kamufle ediliyor. Suçu sabit olmayan insanlar afişe edilirken, gerçek suçlular gözlerden saklanıyor.
“Suçu sabit olmayan insanları afişe etmek, gerçek suçluları gizlemenin en kolay yoludur.”
İnsanların hayatları medya ve operasyon politikalarıyla yok edilemez. Toplum, adaletin gölgesinde değil, vicdanın ışığında aydınlanmalıdır.
İnternet çağında yıllar sonra bile her detay önümüze serilebiliyor. Aileler, çocuklar, özel hayat… Hepsi bir tuşla herkesin önüne düşüyor. Bu noktada sorulması gereken soru açık: Bu operasyonlar, ideolojik veya farklı bir amaçla, halkın sevdiği sanatçılar üzerinden bir mesaj vermek için mi yapıldı?
Toplumsal Hafıza ve Eğitim:
Bir zamanlar ilkokulda okumaya başlarken hecelemelerimiz “Ayşe topu tut, koş Ali koş” gibi basit cümleler olurdu. Şimdi devletin birinci sınıf kitaplarında ‘’Dedemiz ezan okudu, Camiye gitti ‘’gibi bilgiler yer alıyor. Kültürel hafızamız ve sunulan bilgiler arasındaki fark, toplumsal algıyı da şekillendiriyor.
Tüm bu yaşananlar, sadece bireysel hayatları değil, toplumsal değerleri ve algıyı da derinden etkiliyor. Hukukun üstünlüğü, suçun sabit olması ve özel hayatın korunması her zaman öncelikli olmalı.
Sanatçılarımıza, halkın gözünde suçsuzken küçük düşürülmüş gibi gösterilmekten ziyade, önce gerçek suçlularla yüzleşmek gerek. Toplumsal adalet, medya ve operasyon politikalarıyla değil; hukukun ve vicdanın üstünlüğüyle sağlanmalı.
![]() ![]() |
![]() |
![]() Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |