Aksakal, "DSP'li belediye başkanlarını, farklı tarihlerde birer birer istifa ettirerek nisan ayında da kendisi istifa ederek toplumda 'DSP bitti' imajı yaratacaklardı" dedi.
Genel Başkan Yardımcısı Önder Aksakal, Antalya'da parti binasında düzenlediği basın toplantısında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) 12 Haziran'ı seçim tarihi olarak belirlemesiyle, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın özlemi ve ana muhalefet partisinin "İstemem yan cebime koy" dediği iki partili parlamento senaryosunun hayata geçirilmeye çalışılacağını söyledi. İki partili parlamentonun Türkiye'nin yeni anayasanını yapacağını belirten Aksakal, "Toplumun yarısının yer almadığı bir Meclis aritmetiğiyle toplumun tamamını yönetecek bir anayasa yapılacak ve yeni dünya düzeninde yeni Türkiye projesi yatarılacak" diye konuştu. Türkiye'de başkanlık sistemine geçileceğini ileri süren Önder Aksakal, buna da en büyük desteğin "yeni CHP"den geleceğini savundu. Aksakal, "Demokrasinin olmazsa olmazı çok partili sistemi Türk halkına kazandıran bir partinin örtülü desteğiyle böyle bir projenin hayata geçirilmeye çalışılması en hafif deyimiyle 'yazıklar olsun' dedirtiyor" diye konuştu.
'ULUSAL BİRLİKTELİK'
Türkiye'nin yüzde 10 seçim barajına dayalı antidemokratik bir seçim sistemine sahip olduğunu belirten DSP Genel Başkan Yardımcısı Önder Aksakal, baraj altında gösterilen, seçime katılma yeterliliği olan ya da olmayan, yasal bütün partilerin biraraya gelmesiyle antidemokratik olduğunu belirttiği yüzde 10'luk seçim barajını ortadan kaldıracak bir birliktelik yapılmasında yarar olduğunu söyledi. Bunun adının koalisyon olamayacağını ancak "ulusal birliktelik" olarak isimlendirmenin daha doğru olacağını belirten Aksakal, şunları söyledi:
"Masaya oturulduğunda hiçbir önyargı olmaksınızın, hiçbir komplekse kapılmaksızın, 'sen yüzde şu kadardın, diğeri yüzde şu kadar' hesabı yapmaksızın bütün toplum kesimlerinin parlamentoda temsilini sağlayacak bir sistemin görüşmelerini sürdürüyoruz."
BÜYÜKERŞEN İDDİASI
Önder Aksakal, bir soru üzerine, partisinden istifa eden Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in, "Ben zaten 20009'dan beri CHP ile diyalogları sürdürüyorum" demekle aslında DSP'li olmadığını, DSP'nin ismini ve uzlaştırıcı yapısını kullanarak kendi iktidarını sürdürdüğünü itiraf ettiğini ileri sürdü. Büyükerşen'in, toplum nezdinde DSP'yi seçimlere katılamayacak bir parti haline getirmek, olan projenin bir ayağında yer aldığını iddia eden Aksakal, "Nasıl yapacaktı bunu? DSP'li belediye başkanlarını, farklı tarihlerde birer birer istifa ettirerek, nisan ayında da kendisi istifa ederek toplumda 'DSP bitti' imajı yaratacaklardı. Bunu kendi beyanıyla, parti meclisi üyemize söylemesiyle, bunu DSP Genel Merkezi tebligat olarak algıladı. O zaman, 'Önünüzde iki yol var. Ya DSP'li olduğunuzu açıklayın ya da gereğini yapın' dedik, o da gereğini yaptı" diye konuştu.
Hakkımızda
Iletisim
Facebook
Twitter
Google+
RSS
Sitene
Ekle
Günün
Haberleri