AÜ Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü'nden Doç. Dr. Güray Doğan, son dönemdeki fırtına, hortum ve yangınlara dikkati çekerek, köklerinden sökülmüş, araçlar üzerine düşen ağaçlar gördüğünü, naylonu yırtılmış, bir yılın emeğinin sular altında kaldığı seralar gördüğünü söyledi. Su dolu yollar, don vurmuş portakallar gördüğünü aktaran Doç. Dr. Doğan, "Şiddetli orman yangınları gördük. Dev dalgalar gördük, savrulan konteynerler gördük. Buralarda can kayıplarımız oldu maalesef. Tüm bunları aslında iklim değişimine bağlayacağız ama iklim değişimini yaratan da insanoğlu. İklim değişimi dediğimiz zaman su kaynakları, tarım ve enerji sistemleri üzerindeki etkileri değerlendirmemiz gerekiyor. Çünkü bunlar yaşamamız için gerekli temel altyapı maddeleri" dedi.
YÜZDE 50 DAHA FAZLA SICAKLIK
Karbondioksit emisyonlarının dünya bazında arttığını dile getiren Doç. Dr. Doğan, "İklim değişikliği hayatımıza ne getiriyor? Güneş rejiminde dengesizlikler ve karalarla denizler arasındaki sıcaklık farklılıkları, aslında biz bunu Antalya'da çok hızlı, sert bir şekilde yaşıyoruz. Bu da fırtınalara, hortumlara sebebiyet veren bir unsur olarak karşımıza çıkıyor. Dünya sıcaklık ortalaması 2023 yılında 1,21 santigrat derece yüksekken, 1980 dönemine göre Türkiye'de 1,8 santigrat derece ölçülmüş. Bu da yüzde 50 daha fazla bu sıcaklığı yaşıyoruz anlamını taşıyor. Öte yandan Antalya'da deniz seviyesinin yükselmesini görüyoruz. Deniz seviyesi son 10 yılda 7,5 santim gibi bir hızla yükseliyor" diye konuştu.
DENİZLERDEKİ ISINMA DA ARTIYOR
Doç. Dr. Güray Doğan, Antalya'da genel olarak deniz suyu seviyesinin yükseldiğini belirterek, "Yapılan projeksiyonlara ve çalışmalara göre her 10 yılda 7,5 santimlik su seviyesi yükselmesi olacağı tahmin ediliyor. Bu konuda da gerekli merciler ve ölçüm istasyonları çalışmalarını devam ettiriyor. Bunun artmasını bekliyoruz. Özellikle 1960'lardan günümüze karbondioksit emisyonlarımız yıllık 0,9 ppm oranında küresel anlamda artıyorken; bugüne baktığımızda 2,5 ppm'lik yıllık artış olduğunu görüyoruz. Bu da denizlerde ısınmanın artacağı, buna paralel olarak denizlerin daha genişlemesiyle bu artışın devam etmesi anlamına geliyor" dedi.
'MİLLİMETREDEN SANTİMETREYE 10 YILDA GEÇİŞ VAR'
Deniz seviyesinde yıllık artışın göz ardı edilebilecek miktar gibi görüldüğünü anlatan Doç. Dr. Doğan, "Ama kümülatif olarak baktığımız zaman ciddi artışlar olduğunu görüyoruz. Yıllık baktığımızda 0,74 millimetre gibi bir değerle karşı karşıyayız. Dolayısıyla çok düşük bir değer gibi duruyor ama 10 yıllık baktığımızda bu 7,5 santimetreye tekabül ediyor. Bu da önemli bir değer olarak karşımıza çıkıyor. Milimetreden santimetreye 10 yılda geçiş var. Deniz üzerinde ölçüm istasyonlarımız var. Ölçümler sonucunda bunları belirleyebiliyoruz" diye konuştu.
'TARIMDA CİDDİ BİR SORUN BİZİ BEKLİYOR'
Şu anda sahillerde ölçülen 7,5 santimlik yükselmenin etkisinin görülmediğini, zamanla bunun etkisinin özellikle Serik bölgesinde görüleceğini kaydeden Doç. Dr. Doğan, "Özellikle Antalya'nın doğu kesimlerinde görülmeye başlanacak. Batı kesimleri de bunları görecek. Özellikle sahil kesimleri, tarımla uğraşanlar bunların etkisini görecek. Burada tuzlanmayı görecekler. Deniz suyunun kara suyuna karışmasıyla tarımda ciddi bir sorun bizi bekliyor" dedi. Deniz suyunun karadaki tatlı su kaynakları ile karışımının genellikle yer altı sularıyla olduğunu belirten Doç. Dr. Doğan, "Deniz suyu yoğunluğu daha az olduğu için tatlı suyun üzerinde kalır. Deniz suyunun tekrardan ayrışması uzun yıllar alır" diye konuştu.
'DENİZLER 100 YIL SONRA TEPKİ VERİYOR'
Önümüzdeki yıllarda deniz suyundaki yükselmenin daha da artacağını dile getiren Doç. Dr. Doğan, şu uyarılarda bulundu: "Denizler genellikle 100 yıl kadar sonra tepki veriyor küresel ısınmaya. 1850'den itibaren küresel ısınma yaşandığını varsayacak olursak, denizlerdeki ısınmanın artarak devam etmesini beklemeliyiz. Biraz da buzulların erimesiyle, erime hızıyla ilişkili. Ve bunlara bağlı olarak okyanuslardaki ve denizlerdeki akıntılarla ilintili bir durum. Küresel anlamda deniz suyu seviyesinin genel olarak artacağından bahsetmek daha doğru olacaktır."
Mehmet ÇINAR/ANTALYA, (DHA)
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
|||||
|
|
![]() Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
![]() |
||||||||||||
|
||||||||||||
![]() |
||||||||||||
![]() Koç ![]() 21 Mart - 20 Nisan
|
||||||||||||
![]() |
||||||||||||
|
||||||||||||
![]() |
||||||||||||
|
||||||||||||
![]() |