ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri’nin (CDC) yayınladığı yeni araştırma raporu, halk sağlığını tehdit eden önemli bir konuya dikkat çekiyor: ilaca dirençli bakterilerdeki ciddi artış! Özellikle ‘kâbus bakterileri’ olarak tanımlanan karbapenem dirençli enterobakterler (CRE), son yıllarda kaygı verici bir şekilde yaygınlaşıyor.
YÜZDE 70 ARTTI
2019 ile 2023 yılları arasında bu bakterilere bağlı enfeksiyon oranlarında yaklaşık yüzde 70’lik bir artış yaşandığı tespit edildi. Bu durum, sadece birey sağlığını değil, aynı zamanda küresel ölçekte antibiyotik direnciyle mücadelede gelinen noktayı da sorgulatıyor.
Bu dramatik artışın başlıca nedeni olarak, bakterilere karbapenem türü antibiyotiklere karşı direnç kazandıran ve onları daha da tehlikeli hale getiren NDM (New Delhi metallo-beta-laktamaz) geni gösteriliyor. NDM geni, bakterilerin antibiyotikleri yok eden bir enzim üretmesine neden olarak, tedavi sürecini neredeyse imkânsız hale getirebiliyor.
Üstelik bu bakterilere karşı etkili olan sadece iki antibiyotik mevcut. Ancak bu ilaçlar da son derece pahalı ve damar içi uygulama gerektiriyor. Yani yalnızca maliyetli değil, aynı zamanda uygulanması da tıbbi altyapı gerektiriyor.
Bakteriyel direnç, mikroorganizmaların kendilerini yok etmek amacıyla geliştirilen ilaçlara karşı evrimsel süreç içinde savunma mekanizmaları geliştirmesiyle ortaya çıkıyor. Uzmanlar, antibiyotiklerin gereksiz yere reçete edilmesi, hastaların reçete edilen antibiyotikleri belirtilen süreden önce bırakmaları ve sağlık sistemlerindeki kontrol eksikliklerinin bu durumun en önemli nedenleri arasında yer aldığını belirtiyor.
KÂBUS BAKTERİLERİ NEDİR?
Kâbus bakterileri terimi, ilk kez 2013 yılında CDC’nin eski direktörü Dr. Tom Frieden tarafından kullanıldı. Bu tanım, karbapenem adlı son çare antibiyotiklere karşı direnç geliştirmiş enterobakterileri ifade ediyor.
Frieden, bu bakterilerin üçlü bir tehdit oluşturduğunu vurguluyor: yüksek ölüm oranlarına neden olmaları, güçlü antibiyotiklere direnç göstermeleri ve diğer bakterilere direnç genlerini kolayca aktarabilmeleri. Bu özellikleri nedeniyle söz konusu bakteriler yalnızca bireysel hastalar için değil, toplum genelinde de büyük bir sağlık tehdidi oluşturuyor.
NDM genine sahip bakteriler, önceleri son derece nadir vakalar arasında yer alıyordu ve çoğunlukla yurt dışında sağlık hizmeti almış hastalarda görülüyordu. Ancak son yıllarda bu bakterilerin yerel sağlık kuruluşlarında da görülmeye başlaması, artık enfeksiyonun yalnızca ithal bir sorun değil, ülke çapında yayılan bir kriz olduğunu ortaya koyuyor.
CDC’nin araştırmacılarından Dr. Maroya Walters, bu durumun ülke genelindeki doktor muayenehanelerinde bile yaygınlaştığını, özellikle daha önce basit enfeksiyonlar olarak kabul edilen idrar yolu enfeksiyonlarının bile tedaviye dirençli hale geldiğini belirtiyor.
VAKA SAYILARINDAKİ ŞOK EDİCİ ARTIŞ
CDC’nin 2023 yılına ait verilerine göre, 29 eyaletten toplanan bilgilere dayanarak toplam 4341 karbapenem dirençli bakteri vakası kaydedildi. Bu vakaların 1831’i doğrudan NDM türü bakterilerle ilişkilendirildi. Bu veriler, 2019 yılında 100 bin kişide yaklaşık 2 olan enfeksiyon oranının, 2023’te 100 bin kişide 3’ün üzerine çıktığını ve bunun yüzde 69 oranında bir artış anlamına geldiğini gösteriyor.
Ancak daha çarpıcı olan, NDM genine sahip vakalardaki artış. 2019’da 100 bin kişide 0,25 seviyesinde olan NDM vaka oranı, 2023 itibarıyla 1,35 seviyesine ulaştı. Bu ise yüzde 460’lık inanılması güç bir artışa işaret ediyor.
Ne yazık ki bu veriler bile ABD’deki gerçek durumu tam olarak yansıtmıyor. CDC raporuna göre, Kaliforniya, New York, Florida ve Teksas gibi nüfusu en yoğun olan eyaletlerden bazıları çalışmaya veri sağlamamıştır.
Bu nedenle açıklanan rakamların gerçekte olduğundan çok daha düşük olabileceği, çok sayıda vakanın rapor dışı kaldığı ifade ediliyor. Ayrıca, pek çok hastane veya laboratuvarın bakterilerdeki genetik direnç türlerini tespit edecek donanıma sahip olmaması, tespiti ve bildirimi daha da zorlaştırıyor.
ENFEKSİYON TÜRLERİ, BULAŞ YOLLARI VE RİSK GRUPLARI
CRE bakterileri vücutta birçok farklı bölgede enfeksiyona neden olabiliyor. CDC, bu enfeksiyonların belirtileri arasında akciğer iltihaplanması (pnömoni), kan dolaşımı enfeksiyonları, idrar yolu enfeksiyonları, yara enfeksiyonları ve menenjiti sıralıyor.
En yüksek risk altındaki gruplar arasında hastanelerde tedavi gören kişiler, özellikle de ventilatör, idrar sondası veya damar içi kateter kullanılan hastalar bulunuyor. Bunun dışında, bağışıklık sistemi zayıflamış bireyler ve uzun süreli antibiyotik tedavisi görenler de ciddi tehlike altında.
CRE bakterileri, temas yoluyla kolaylıkla yayılabiliyor. Özellikle sağlık çalışanlarının hijyen kurallarına dikkat etmemesi, ellerin düzgün yıkanmaması, kirli tıbbi aletlerin kullanılması veya dışkı ve yara gibi maddelerle temas enfeksiyonun hızla yayılmasına neden olabiliyor.
Daha da endişe verici olan ise, pek çok insanın bu bakterilerin farkında olmadan taşıyıcısı olabilmesi. Semptom göstermeyen taşıyıcılar, enfeksiyonu çevrelerindeki diğer kişilere bulaştırabilir ve bu da toplumda görünmeyen bir yayılım zinciri oluşturur.
COVID-19 PANDEMİSİ VE ANTİBİYOTİK DİRENCİ
Uzmanlar, COVID-19 pandemisi sırasında antibiyotik kullanımının ciddi şekilde artmasının, ilaçlara karşı direnç gelişiminde önemli bir rol oynadığını belirtiyor. Pandemi sürecinde pek çok hastaya, virüse karşı etkili olmamasına rağmen antibiyotik verildi.
Bu yanlış uygulamalar, bakterilerin direnç kazanmasını hızlandırdı. Ayrıca, pandemi nedeniyle hastanelerin yoğunluk yaşaması ve kontrol süreçlerinin aksaması da enfeksiyonların yayılmasını kolaylaştırdı.
Scientific American dergisine göre, yalnızca 2020 yılında ABD’de CRE enfeksiyonları nedeniyle 1100 kişi hayatını kaybetti. Bu sayı, antibiyotik direncinin artık göz ardı edilemeyecek bir halk sağlığı sorunu haline geldiğini ortaya koyuyor.
New York Post’un “Nightmare bacteria’ infections are up 70% — what to know about this ‘triple threat’ to your health” başlıklı haberinden derlenmiştir.
(Hürriyet)
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
|||||
|
|
![]() Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
![]() |
||||||||||||
|
||||||||||||
![]() |
||||||||||||
![]() Koç ![]() 21 Mart - 20 Nisan
|
||||||||||||
![]() |
||||||||||||
|
||||||||||||
![]() |
||||||||||||
|
||||||||||||
![]() |